Esas No: 2016/136
Karar No: 2016/2601
Karar Tarihi: 25.04.2016
Başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2016/136 Esas 2016/2601 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, sanığın bir soruşturma nedeniyle verilen arama kararının yerine getirilmesi sırasında başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerini kullanması suçunu işlediği sonucuna varır. Ancak, hüküm kurulurken suçun niteliği yanlış sınıflandırılmış ve ceza miktarı yanlış tespit edilmiştir. Bu nedenle, hüküm BOZULUR.
Kanun maddeleri:
- TCK 268/1: Başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması suçu.
Bu madde, failin kendisi hakkında soruşturma ve kovuşturma yapılmasını engellemek amacıyla başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerini kullanmasının suç olduğunu belirtir.
- TCK 267/1: Yalan beyan suçu.
Bu madde, resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunmanın suç olduğunu belirtir.
- TCK 62: Adli para cezası.
Bu madde, mahkeme kararlarında adli para cezasının verilebileceğini belirtir.
- TCK 50/1-a: Ceza miktarının belirlenmesinde dikkate alınan durumlar.
Bu madde, ceza miktarının belirlenmesinde failin suçu işleme amacının ve suçun işlenme şeklinin dikkate alınabileceğini belirtir.
- TCK 52/2-4: Adli para cezasının belirlenmesinde dikkate alınan durumlar.
Bu madde, adli para cezasının belirlenmesinde failin sosyal ve ekonomik durumunun ve suçun işlenme şeklinin dikkate alın
16. Ceza Dairesi 2016/136 E. , 2016/2601 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin
kullanılması
Hüküm : 5237 sayılı TCK"nın 268/1. maddesi yollaması ile
267/1, 62, 50/1-a, 52/2-4. maddeleri uyarınca
mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
1-TCK"nın 268. maddesinde tanımlanan suçun oluşması için, failin, işlediği suç nedeniyle kendisi hakkında soruşturma ve kovuşturma yapılmasını engellemek amacıyla başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerini kullanmasının gerektiği, somut olayda; hakkında yapılmakta olan bir soruşturma nedeniyle verilen arama kararının yerine getirilmesi sırasında kimliğini ... olarak tanıtan, bu isimle adli muayene raporu düzenlenmesine sebebiyet veren sanığın eyleminin, TCK"nın 206. maddesinde tanımlanan “Resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan” suçunu oluşturacağı, hukuki durumunun buna göre takdir ve tayini gerektiği gözetilmeden suç vasfında yanılgıya düşülerek yazılı şekilde hüküm kurulması,
2-Kabul ve uygulamaya göre de;
a-Sanık hakkında hükmedilen kısa süreli hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesi sırasında uygulama maddelerinin TCK’nın 50/1-a ve 52/2 maddeleri yerine aynı Kanunun 50 ve 52. maddeleri olarak gösterilmesi,
b-Sanık hakkında tayin olunan 10 ay hapis cezasının TCK 50/1-a, 52/2. maddeleri gereğince 6.000 TL adli para cezasına çevrilmesi gerekirken 3.000 TL adli para cezasına hükmetmek suretiyle eksik ceza tayini,
c-Adli para cezalarının yerine getirilmemesi halinde 6545 sayılı Kanunla değişik 5275 sayılı Kanunun 106/3 maddesi uyarınca infaz aşamasında resen uygulama yapılabileceği nazara alındığında hüküm fıkrasında TCK 52/4 maddesi gereğince ihtarat yapılması,
Kanuna aykırı olup, o yer Cumhuriyet savcısı ile sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca, hükmün BOZULMASINA, 25.04.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.