14. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/5825 Karar No: 2016/9331 Karar Tarihi: 14.11.2016
Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2015/5825 Esas 2016/9331 Karar Sayılı İlamı
14. Hukuk Dairesi 2015/5825 E. , 2016/9331 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 28.04.2014 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 18.12.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Dava, ortaklığın giderilmesi isteğine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştiR. Hükmü, davacılar vekili temyiz etmiştir. Bilindiği üzere; 634 Sayılı Kat Mülkiyeti Kanununun 1. maddesinde kat mülkiyeti ve kat irtifakı düzenlenmiş olup; 7. maddesi de açıkça "Kat mülkiyetine veya kat irtifakına tabi olan gayrimenkulde ortaklığın giderilmesi istenemez. Bağımsız bölümler, bağımsız bir gayrimenkul gibi dava ve takip konusu olabilir bunlarda ortaklığın giderilmesi istenebilir" hükmünü içermektedir. Yine, aynı Yasanın 10. maddesinde kat irtifakının kurulması, 11. maddesinde kat mülkiyeti kütüğüne tescil, 14. maddesinde kat irtifakının kurulması hükme bağlandığı gibi, 49. maddesinde de kat irtifakının sona ermesine yer verilmiş ve 49. maddesinin 2. fıkrasında "kat irtifakı, buna konu olan arsanın tamamiyle yok olması veya üzerinde yapı yapılamayacak hale gelmesi veya kamulaştırılması ile kendiliğinden sona erer" şeklinde düzenleme getirilmiştir. Somut olayda; 4055 ada 12 parsel sayılı taşınmazda kat irtifakı tesis edildiği ve dava konusu 17 ve 18 sayılı bağımsız bölümlerin müşterek mülkiyet hükümlerine göre taraflar adına kayıtlı olduğu; farklı bir ifadeyle, çekişmeli 17 ve 18 bağımsız bölüm numaralı taşınmazlarda tarafların kayden paydaş oldukları anlaşılmaktadır. O halde, yukarıda değinilen yasal düzenlemeler ile somut olay birlikte değerlendirildiğinde; dava konusu kat irtifakı tesis edilmiş ve bağımsız bölüm olarak tapuya tescilli olan dava konusu taşınmazlarda ortaklığın giderilmesinin istenebileceği kuşkusuzdur. Kaldı ki, kat irtifakını kendiliğinden sona erdiren nedenlerin varlığı ileri sürülmediği gibi, mahkemece yapılan keşif sonucu düzenlenen bilirkişi raporunda da binanın yapımının sürdüğü belirtildiğinden kat irtifakının mevcudiyetini koruduğu tartışmasızdır. Hal böyle olunca; kat irtifakı tesisli ve bağımsız bölüm olarak sicil kaydı bulunan dava konusu 17 ve 18 numaralı bağımsız bölümler hakkında ortaklığın giderilmesinin istenebileceği gözetilerek işin esasının incelenmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirmeyle yazılı olduğu üzere hüküm kurulması doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde yatırana iadesine, 14.11.2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.