20. Hukuk Dairesi 2017/7284 E. , 2017/10793 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... Yönetimi ve davalılar vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili dava dilekçesi ile; 766 sayılı Kanuna göre yapılan kadastro çalışmaları sırasında...ilçesi,... kasabasında 2446 parsel sayılı taşınmazın tarla vasfında davalılar adına tescil edildiğini, ... kasabasında 2/B madde uygulamasının 2005 yılında yapıldığını ve kesinleştiğini, davaya konu taşınmazın fiilen orman olması nedeniyle kadastro komisyonu tarafından orman olarak sınırlandırıldığını taşınmazın orman tahdit sınırları içerisinde kalan kısmı için tapu kaydının iptali ile Hazine adına tapuya tescilini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece yapılan yargılama sonucu; dava ve birleştirlen davaların kısmen kabulü ile dava konusu taşınmazın toplam 2958,878 m²"lik kısmının tapusunun davalıların payları oranında iptaliyle bu kısımların Hazine adına orman olarak tesciline, harita mühendisi bilirkişi raporunda (C), (D) ve (E) harfleri ile gösterilen orman olarak belirlenen alanlara davalıların müdahalelerinin önlenmesine, taşınmazın diğer bölümlerine yönelik davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı ... Yönetimi ve davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.Mahkemece dava konusu taşınmazın (C), (D) ve (E) harfli bölümlerinin kesinleşen orman sınırları içerisinde kaldığı gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ise de bu kabul yerinde değildir. Şöyle ki; dava konusu taşınmaz 1958 yılında kadastro sonrası davalılar adına tespit edilerek tapuya tescil edilmiştir. Yörede orman kadastrosu ise 2005 yılında yapılarak 2006 yılında kesinleşmiştir. 2005 yılında yapılan orman kadastro çalışmalarında düzenlenen12 ve 13 nolu (39, 40, 41. sayfalardaki) orman kadastro tutanaklarına göre 216 OS noktasından kuzeydoğu istikametinde düz hatla sağ taraf Devlet ormanı, sol taraf halihazır arazi ve ağıl olduğu, 217 nolu OS noktasından sağ tarafın Devlet ormanı, sol tarafın hali hazır arazi olmak üzere... tarlasının güney köşesinde sabit taşla 218 OS noktasının tesis edildiği, yine bu noktadan sol taraf ... tarlası olmak üzere aynı tarlanın kuzeydoğu tarafında 219 nolu OS"nin tesis edildiği belirtilmiştir. Dosyada bulunan orman bilirkişinin sadece kesinleşen orman tahdit haritasına dayalı incelemeler yapıp, orman kadastro tutanaklarını değerlendirmediği anlaşılmaktadır.Mahkemece çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede yapıldığı anlaşılan orman tahdidine ilişkin işe başlama, çalışma, işi bitirme ve sonuçlarının askı ilân tutanakları ile taşınmazın bulunduğu yeri orman tahdit sınır noktalarıyla birlikte gösterir onaylı orman tahdit harita örneği getirtilerek önceki bilirkişiler dışında halen Çevre ve Orman Bakanlığı (Orman ve Su İşleri Bakanlığı) ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman orman mühendisleri arasından seçilecek üç orman mühendisi ve bir fen elemanı yardımıyla yeniden yapılacak inceleme ve keşifte, büro orman sınır noktaları tutanak ve haritalarda yazılı mevki, yer, kişi isimleri ile açı ve mesafelere göre, orman kadastrosu tutanak ve haritalarının düzenlenmesinde kullanılan hava fotoğrafları ve memleket haritalarından yararlanılarak, değişik açı ve uzaklıklardaki en az 6-7 adet orman sınır noktası bulunup röperlenmeli, orman kadastrosu ile ilgili sınır noktaları aynı ölçeğe çevrilerek, çekişmeli taşınmazın orman kadastro haritasına göre konumu genel kadastro paftası üzerinde ve aynı ya da yakın orman sınır hatlarında, dava konusu edilen parseller varsa, bunların tümü birleşik harita üzerinde gösterilmeli, tutanaklardaki anlatımlar değerlendirilmeli, tutanaklarla tahdit haritası arasında çelişki bulunup bulunmadığı belirlenmeli, çelişki bulunmakta ise çekişmeli parsel yönünden tahdit tutanakları ile haritalar arasındaki çelişki giderilecek şekilde müşterek imzalı, tereddüte mahal bırakmayacak, açıklamalı, krokili rapor alınmalı ve oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekmektedir.Ayrıca, müdahalenin önlenmesi talebine ilişkin olarak; Türk Medenî Kanununun 683. maddesi uyarınca mülkiyet hakkı bulunan malik hukuk düzeninin sınırları içerisinde o şey üzerinde yararlanma, kullanma ve tasarrufta bulunma yetkisine sahiptir. Yine aynı hüküm uyarınca haksız bir elatma varsa anılan hüküm malike her türlü haksız elatmanın önlenmesini isteme yetkisi de tanımıştır. Somut olayda, davanın açıldığı tarihte dava konusu taşınmazlar davalılar adına tapuda kayıtlı olup, davalıların haksız bir tasarruf ve elatmasından söz edilemez ve müdahalesinin men"ine karar verilemez. Bu itibarla, mahkemece elatmanın önlenmesine ilişkin talebin reddine karar verilmesi gerekirken, kabulü yolunda hüküm kurulmuş olması usûl ve kanuna aykırıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacı ... Yönetimi ve davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 19/12/2017 günü oy birliği ile karar verildi.