20. Hukuk Dairesi 2017/6942 E. , 2017/10786 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ: Sakarya 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili mahkemeye verdiği dava dilekçesinde ... ili, ... ilçesi, mülki sınırlar içerisinde kalan 2793, 2794, 2795 ve 2796 nolu parsellerin 1992 yılında yapılan Orman Kadastrosu ve 2/B uygulama çalışmaları ile kesinleşen orman sınırları içerisinde kalması sebebi ile mera vasfının orman olarak değiştirilerek orman vasfı ile Hazine adına tesciline, parsellerin mera kütüğünden terkinine, karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, davaya konu parsellerin 27/12/1966 yılı itibariyle ... kasabası adına mera olarak tahsis edildiği, dava tarihi itibariyle ..."ın ...ilinin ilçesi olduğu, bu nedenle taşınmazı bilen mahalli bilirkişilerin ... ilçesi dahilinde seçildikleri, mahallinde yapılan usulüne uygun keşif sonucu alınan raporlar, krokiler, ek raporlar, ek krokiler doğrultusunda, gelen tapu kayıtları ve taşınmazların revüzyon gördüğü kayıtlar getirtilip, sonuç olarak tüm taşınmazları kapsar şekilde ve revüzyon gördüğü parselleri gösterir şekilde denetime elverişli alınan krokilere itibar ile orman kadastro çalışmasının ve 2/B çalışmasının 14/12/1992 tarihi itibariyle ilan edilip kesinleşmesi dikkate alındığında, davaya konu 2793 ve 2794 numaralı parsellerin orman kadastro haritalarında... Devlet Ormanı sınırları içinde kaldıklarından, bu parsellerin mera tahsis kararlarının iptali ile orman niteliğiyle Hazine adına tesciline, ... ili, ... ilçesi 2795 parsele ilişkin açılan davanın kısmen kabulü ile ifrazlardan sonra (16839 ve 16694 parsellerin ifrazıyla) 16693 numaralı parsel numarası alan kadastro bilirkişileri ... ve ..."nun 20/10/2014 tarihli ve 12/07/2013 tarihli rapor ve krokilerindeki (A) harfi ile gösterdikleri 638.189,28 m2"lik yere ilişkin mera vasfının kaldırılarak taşınmazın bu parselden ifrazı ile son parsel numarası verilerek orman niteliğiyle Hazine adına tesciline, mera tahsisinin terkinine, bu kısma yönelik davalı belediyenin vaki müdahalesinin men"ine, ... ili, ... ilçesi 2793 parsele ilişkin açılan davanın kısmen kabulü ile kadastro bilirkişileri Özgür Doğan ve Fatih Pamukçu"nun 20/10/2014 tarihli ve 12/07/2013 tarihli rapor ve krokilerindeki (B) harfi ile gösterdikleri 391.716,46 m2"lik yere ilişkin (398.168,46 m2"den mükerrer parsel olan 15353 parselin 6.450,00 m2"lik yüzölçümü düşülerek) mera vasfının kaldırılarak taşınmazın bu parselden ifrazı ile son parsel numarası verilerek orman niteliğiyle Hazine adına tesciline, mera tahsisinin terkinine, bu kısma yönelik davalı belediyenin vaki müdahalesinin men"ine karar verilmiş, hüküm davalılar tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava,tapu iptali ve tescil ile elatmanın önlenmesi istemine ilişkindir.Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde, 6831 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılıp 14/12/1992 tarihinde ilân edilen orman kadastrosu ve 2/B uygulaması bulunmaktadır.
1) Mera sicil kaydının terkini ile orman niteliği ile tesciline ilişkin hüküm bakımından incelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi (kurulu) tarafından kesinleşmiş orman tahdit haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan uygulama ve araştırmada çekişmeli taşınmazlardan 2794 ve 2796 parselin tamamının 2793 ve 2795 sayılı parsellerin ise bir kısmının orman tahdidi içinde kalan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün onanmasına,
2) Davalıların elatmanın önlenmesi kararına yönelik temyiz itirazlarına gelince:
Türk Medenî Kanununun 683. maddesi uyarınca mülkiyet hakkı bulunan malik hukuk düzeninin sınırları içerisinde o şey üzerinde yararlanma, kullanma ve tasarrufta bulunma yetkisine sahiptir. Yine aynı hüküm uyarınca haksız bir elatma varsa anılan hüküm malike her türlü haksız elatmanın önlenmesini isteme yetkisi de tanımıştır. Somut olayda, davanın açıldığı tarihte dava konusu taşınmaz davalı Hazine adına tapuda kayıtlı olup, davalının haksız bir tasarruf ve elatmasından söz edilemez ve el atmanın önlenmesine karar verilemez. Bu itibarla, mahkemece elatmanın önlenmesine ilişkin talebin reddine karar verilmesi gerekirken, kabulü yolunda hüküm kurulmuş olması usûl ve kanuna aykırıdır.
SONUÇ: 1) Yukarıda birinci bentde açıklanan nedenlerle; davalıların yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile taşınmazların mera vasfının kaldırılarak orman niteliği ile Hazine adına tescili yönünde kurulan usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA,
2) İkinci bentde açıklanan nedenlerle; elatmanın önlenmesi kararına yönelik temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün bu yönden BOZULMASINA 19/12/2017 günü oy birliğiyle karar verildi.