Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2019/1236 Esas 2019/2429 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/1236
Karar No: 2019/2429
Karar Tarihi: 08.04.2019

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2019/1236 Esas 2019/2429 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, bir devre mülk satış sözleşmesinin iptali ve menfi tespit istemi nedeniyle açılan davada, davacının tüketici sıfatına sahip olduğu ve uyuşmazlığın niteliği gereği tüketici mahkemesinin görevli olduğu kararına vardı. Kanunlar olarak, 4077 sayılı Tüketici Koruma Kanunu'nun 23. maddesine göre, tüketici mahkemeleri tüketicilerle ilgili uyuşmazlıkların görülmesinde yetkilidir ve konut ve tatil amaçlı taşınmaz mallar da bu kanun kapsamına alınmaktadır.
20. Hukuk Dairesi         2019/1236 E.  ,  2019/2429 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki davada ... 2. Asliye Hukuk (Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla) ve ... Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Dava, devre mülk satış sözleşmesinin iptali ile menfi tespit istemine ilişkindir.
    ... 2. Asliye Hukuk (Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla) Mahkemesince, davanın devre mülk satış sözleşmesinin iptali talebinden ibaret olduğu, devre mülk satış sözleşmelerinin 4077 sayılı Tüketici Koruma Kanunun 2. maddesi kapsamı dışında kaldığı, sözleşmenin usûlünce kurulmamış olduğu iddiası ile davacının tüketici sıfatı kazanmadığı, sözleşmenin 6100 sayılı HMK"nın 12/1. maddesi uyarınca davanın aynına ilişkin olup taşınmazın bulunduğu yer genel görevli mahkemelerin görevi kapsamında kaldığı gerekçesiyle görevsizlik kararı verilerek görevli ve yetkili ... Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine kararı verilmiştir.
    ... Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından ise somut olayda davalının tacir konumunda olduğu ve devre mülk hakkına konu olan meskenin de konut niteliğinde bulunduğu , davacının tüketici sıfatına haiz olduğu, uyuşmazlığın niteliği itibariyle gerek davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan mülga 4077 sayılı Kanunun gerekse şu an yürürlükte bulunan 6502 sayılı Kanunun amir hükümleri uyarınca çözümünde tüketici mahkemesinin görevli olduğu belirterek görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur.
    Dosya kapsamından, taraflar arasında adi yazılı şekilde günlü devre mülk satış sözleşmesinin düzenlendiği anlaşılmaktadır.
    4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunda değişiklik yapan 4822 sayılı Kanununn 3/c maddesinde “konut ve tatil amaçlı taşınmaz malların” da tüketicinin korunması hakkındaki kanun kapsamına alındığı anlaşılmakta olup, aynı Kanunun 23. maddesine göre de bu Kanunun uygulanması ile ilgili olarak çıkacak her türlü uyuşmazlıkların tüketici mahkemesinde görüleceği hüküm altına alınmıştır.
    Somut olayda; davanın taraflar arasında düzenlenen devre mülk satış sözleşmesinin iptali ile verilen senet nedeniyle borçlu olunmadığının tespiti istenmektedir. Devre mülk hakkı kat mülkiyeti kanununda düzenlenen taşınmazın müşterek mülkiyet payına bağlı bir haktır. Mevcut uyuşmazlığın tüketici mahkemelerinde görülmesi için davaya konu sözleşmenin resmi şekilde düzenlenmesi gerekli olmayıp, şekil şartına uyulup uyulmadığı hususunun tüketici mahkemesince tartışılarak bir karara varılması gerektiğinden, 4077 sayılı Kanun kapsamındaki uyuşmazlığın tüketici mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 Sayılı HMK.’nın 21. ve 22. maddeleri gereğince ... 2. Asliye Hukuk (Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla) Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 08/04/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.




    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.