17. Ceza Dairesi Esas No: 2015/8738 Karar No: 2016/843 Karar Tarihi: 25.01.2016
Hırsızlık - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2015/8738 Esas 2016/843 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık ve arkadaşları mağdurun aracından aldıkları eşyaları sattıkları sırada kolluk kuvvetlerini görünce eşyaları bırakıp kaçmışlardır. Mağdur daha sonra kolluk kuvvetlerine müracaat ederek eşyalarının çalındığını bildirmiş, çalınan eşyaların mağdura ait olduğu tespit edilerek mağdura teslim edilmiştir. Sanık hakkında etkin pişmanlık koşullarının bulunmadığı gözetilmeden 5237 sayılı TCK'nun 168/1. maddesi uygulanarak mahkumiyet kararı verilmiştir. Ancak sanığın sağır ve dilsiz olması ve yaşı gözetilerek TCK'nun 31/3 maddesi uygulanması gerektiği, adli para cezasının ödenmemesi halinde hapse çevrilemeyeceği, yargılama giderlerinin devlet hazinesine yüklenmesi gerektiği kararı bozulmuştur. Kanun maddeleri olarak 5237 sayılı TCK'nun 168/1, 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun'un 106. maddesi, 6183 sayılı Kanun'un 106/1. maddesi, 6352 sayılı Kanun'un 100. maddesi ve 5271 sayılı CMK'nın 324/4. maddesi belirtilmektedir.
17. Ceza Dairesi 2015/8738 E. , 2016/843 K. "İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle incelenerek, gereği görüşülüp düşünüldü: Sanık ve arkadaşlarının mağdurun aracından aldıkları eşyaları sattıkları sırada kolluk kuvvetlerini görmeleri üzerine, eşyaları bırakıp kaçtıkları daha sonra mağdurun kolluk kuvvetlerine müracaat ederek eşyalarının çalındığını bildirmesi üzerine kolluk kuvvetlerince çalınan eşyaların mağdura ait olduğunun tespitinin yapılıp, bu eşyaların kolluk kuvvetleri tarafından mağdura teslim edildiğinin anlaşılması karşısında; etkin pişmanlık koşullarının bulunmadığı gözetilmeden sanık hakkında 5237 sayılı TCK.nun 168/1. maddesi ile uygulama yapılması, karşı temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır. Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz nedenleri de yerinde görülmemiştir. Ancak; 1-Sanık hakkında sağır ve dilsiz olması ile yaşı gözetilerek TCK nun 31/3 maddesinin uygulanması karşısında 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun"un 106. maddesine göre, sanık hakkında hükmedilen adli para cezasının ödenmemesi halinde hapse çevrilemeyeceği hususu gözetilmeden, sanık hakkında kurulan mahkumiyet hükmünde, para cezası ödenmediği takdirde hapis cezasına çevrileceği belirtilmek suretiyle yazılı şekilde hüküm kurulması, 2-6183 sayılı Kanun"un 106/1. maddesinde belirlenen 20 TL’den az gerçekleşen yargılama masrafının, 6352 sayılı Kanun"un 100. maddesi ile eklenen 5271 sayılı CMK"nın 324/4. maddesi gereğince devlet hazinesine yüklenmesine karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi, Bozmayı gerektirmiş, sanık ... ... müdafinin temyiz nedenleri bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasa"nın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak hüküm fıkrasından ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrileceğine ilişkin kısmın ve “ yargılama giderlerine” ilişkin bölümler çıkartılarak, yerine "Toplam 15,00 TL yargılama giderinin 6183 sayılı Kanun"un 106/1. maddesinde belirlenen 20,00 TL’den az olması nedeniyle 6352 sayılı Kanun"un 100. maddesi ile eklenen 5271 sayılı CMK"nın 324/4. maddesi gereğince devlet hazinesine yüklenmesine” cümlesi yazılmak suretiyle, eleştiri dışında diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 25.01.2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.