Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : 2863 sayılı Kanuna aykırılık
Hüküm : Her iki sanık hakkında; 2863 sayılı Kanunun 65/b, 5237 sayılı TCK"nın 62, 52, 51/1-3. maddeleri uyarınca mahkumiyet, erteleme

2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanıkların mahkumiyetlerine ilişkin hüküm, sanıklar müdafii ile katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Bozma ilamına uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanıklar müdafinin, atılı suçun yasal unsurlarının gerçekleşmediğine, sanıkların beraatlerine karar verilmesi gerektiğine, şartları oluştuğu halde hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilmediğine; katılan vekilinin, yeterli inceleme ve araştırma yapılmadan verilen erteleme kararının kaldırılması gerektiğine ilişkin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Dairemizin 09/09/2015 tarihli ve 2014/13756 Esas, 2015/12851 Karar sayılı bozma ilamına uyularak icra edilen keşif sonrası düzenlenen 21/04/2016 tarihli bilirkişi raporunda, suça konu taşınmazda meydana getirilen değişikliklerin kısmen basit onarım, kısmen de esaslı onarım kapsamında kalıp, proje tanzimi gerektirdiğinin ve izne tabi olduğunun, tescilli kültür varlığının özgün yapısıyla uyuşmayan, varlığın bütünü ve dolayısıyla orijinal dokusu ile uyumlu olmayan imalat ve uygulamaların, yapının zarar görmesine yol açtığının belirtilmesi karşısında, sanıkların eylemlerinin, “tescil edilen korunması gerekli taşınmaz kültür varlığının zarar görmesine kasten sebebiyet verme” suçunu oluşturduğu ve 2863 sayılı Kanunun 6498 sayılı Kanun ile değişik 65/1. maddesi uyarınca sanıkların mahkumiyetlerine karar verilmesi gerektiği gözetilmeksizin, anılan Kanunun 5728 sayılı Kanun ile değişik ve Anayasa Mahkemesince iptal edilen 65/b maddesi uygulanarak ve maddeye göre hapis cezasının asgari haddinin 2 yıl olduğu dikkate alınmayarak sanıklar hakkında eksik ceza tayini,kanuna aykırı olup, katılan vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince hükmün isteme uygun olarak BOZULMASINA, 07/06/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.