17. Hukuk Dairesi 2016/2903 E. , 2018/12114 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasında görülen rücuan tazminat davasının yapılan yargılaması sonucunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davalılar murisinin maliki olduğu aracın müvekkili şirkete kasko sigorta poliçesi ile sigortalı araca çarpması neticesi hasarlanmasına sebebiyet verdiğini, davalı sürücünün tam kusurlu olduğunu, ekspertiz raporu ve kusur raporu uyarınca 39.970,00 TL"nin dava dışı sigortalısına ödendiğini, ödenen bu bedelin yasal faizi ile birlikte tarafına ödenmesi için davalıya 03.03.2013 tarihli rücu yazısı gönderilmiş olmasına rağmen cevap verilmediğini ve ödeme yapılmadığını belirterek rücu haklarının doğduğundan bahisle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla bu tazminatın ödeme tarihi olan 29.6.2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili, davadaki kusur miktarlarını kabul etmediklerini, müteveffa ... "nin kusuru olmadığını, ekspertiz raporunda değişecek malzemelerin fazla yazıldığını, yeni bir bilirkişi raporu alınması gerektiğini, vasıtanın değeri kadar hasar ve parça değişimi yapıldığını belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, yapılan yargılama, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davanın kısmen kabulü ile 39.541,80 TL rücuan tazminatın ödeme tarihi olan 29.06.2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş; hüküm, davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu ilk derece yargılamasını aşamalara ayırmıştır.
Bunlar; 1) Davanın açılması ve dilekçeler aşaması, (madde 118,126-136) 2) Ön inceleme, (madde 137-142) 3) Tahkikat, (madde 143-293) 4) Sözlü Yargılama (madde 184-186) ve 5) Hüküm"dür (madde 294.).İlgili maddeler gereğince dilekçeler aşaması, ön inceleme aşaması ve tahkikat aşaması tamamlandıktan sonra mahkeme, sözlü yargılama ve hüküm için tayin olacak gün ve saatte mahkemede hazır bulunmalarını sağlamak amacıyla tarafları davet eder. Taraflara çıkartılacak olan davetiyede, belirlenen gün ve saatte mahkemede hazır bulunmadıkları takdirde yokluklarında hüküm verileceği hususu bildirilir. Sözlü yargılamada mahkeme, taraflara son sözlerini sorar ve hükmünü verir (madde 186).
Somut olayda, mahkemece karar celsesinden önceki 07/04/2015 tarihli celsede, davacı vekilinin ve davalılar vekilinin huzurunda duruşma yapılmış, talimat mahkemesinden hasar ve kusur raporu aldırılmasına dair ara karar kurulmuş, celse arasında taraflara bilirkişi raporu tebliğ edilmiş ve taraflara bir sonraki celse sözlü yargılamaya geçileceğine dair Kanunun aradığı şekilde ihtaratlı bir bildirim de yapılmamış olup, 07/07/2015 tarihli karar celsesinde davalılar vekilinin mazereti reddedilmiş, sözlü yargılamaya geçileceği hususunda bir bildirim yapılmadan davalılar vekilinin yokluğunda yapılan duruşmada karar verilmiştir.
O halde, 6100 sayılı HMK ile öngörülen yargılama aşamalarına uyulmadan, usulüne uygun sözlü yargılama yapılmadan davalıların savunma hakkını kısıtlayacak ve adil yargılanma hakkını etkileyecek şekilde yargılamaya devamla yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
2-Bozma neden ve şekline göre davalılar vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün HUMK"nun 428.maddesi gereğince davalılar yararına BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalılara geri verilmesine 12/12/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.