17. Hukuk Dairesi 2016/2710 E. , 2018/12105 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili, müvekkilinin 01/03/2007 tarihinde meydana gelen tek taraflı trafik kazası geçirdiğini, sel sebebiyle köprünün yıkıldığını ve yeni köprü yapımı işini Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğünün üstlenmiş olduğunu, köprünün yapımı için Bozlar inşaat ve Sanayi Limited şirketince yıkılmış ve yıkılan köprünün yol girişlerinin ışıklı ve tehlikeyi önleyici uyarıcı levhalar koymadığını ileri sürerek, fazlaya dair haklarının saklı kalmak üzere müvekkili için 10.000 YTL maddi tazminat ve 15.000 YTL manevi tazminat olmak üzere toplam 25.000 YTL tazminatın davalılar tarafından müştereken ve müteselsilen tahsiline, haksız fiilin meydana geldiği tarihten itibaren faiz işletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekilleri, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece davanın kısmen kabul kısmen reddi ile, davalı Çevre ve Orman Bakanlığı Dsi 7. Bölge Müdürlüğü hakkında açılan davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine, davacının geçici iş göremezlik davası konusuz kaldığından bu hususda karar verilmesine yer olmadığına, 2.466,54 TL bakıma muhtaçlık nedeniyle yardımcı elaman tazminatının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte
davalılardan alınarak davacıya verilmesine, 8.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine dair verilen karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, kararın gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine, karar vermek gerekmiştir.
2-Talep, trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Davacı, dava dilekçesinde 15.000,00 TL manevi tazminat talep etmiş, mahkemece 8.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmiştir.
Manevi tazminatın takdir edilmesinde davacıda oluşan maluliyet oranının usulüne uygun şekilde belirlenmesi gerekmektedir. Maluliyete ilişkin alınacak raporların 11.10.2008 tarihinden önce Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğü, 11.10.2008 tarihi ile 01.09.2013 tarihleri arasında Çalışma Gücü Ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği, 01.09.2013 tarihinden sonra ise Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliğine uygun olarak düzenlenmesi gerekir. Somut olayda Ondokuz Mayıs Üniversitesi Araştırma Hastanesi’nden davacının %59 maluliyetine ilişkin rapor alınmış ise de alınan rapor kaza tarihi itibari ile yürürlükte bulunan Çalışma Gücü Ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği"ne uygun değildir. Bu durumda Hakem Heyetince yapılacak iş, Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Kurulundan, Adli Tıp Şube Müdürlüklerinden veya üniversitelerin adli tıp kürsülerinden olay tarihinde yürürlükte olan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliğine uygun rapor alınarak sonucuna göre manevi tazminat talebi hakkında karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile karar verilmesi doğru değildir.
3-Davacı vekili, dava dilekçesini Enerji Ve Tabi Kaynaklar Bakanlığına izafeten DSİ 7.Bölge Müdürlüğüne açmış, yargılama sırasında, DSİ nin Çevre Ve Orman Bakanlığına bağlı olduğunun bildirilmesi ile davanın Çevre Ve Orman Bakanlığına yönlendirilmiştir. Mahkemece ilgili Bakanlık yönünden de toplanan ve toplanacak deliller değerlendirilerek sonucuna göre davanın esası hakkında karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile husumetten red edilmesi isabetli olmamıştır.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) ve (3) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 12/12/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.