11. Hukuk Dairesi 2015/1977 E. , 2016/161 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 26/11/2013 tarih ve 2012/750-2013/756 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş olup, duruşma için belirlenen 12/01/2016 günü hazır bulunan asıl ve birleşen davada davacı vekili Av. .... ile asıl ve birleşen davada davalı vekili Av. ... dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, asıl ve birleşen davada, müvekkilinin 5411 sayılı Bankacılık Kanunu"nun 140. maddesi kapsamında işlemlerinde her türlü vergi, resim ve harçtan muaf olmasına rağmen davalının müvekkilini BSMV"yi ödemekle sorumlu tutulmasının doğru bulunmadığını, bu nedenle müvekkilinin hesaplarından kesilen miktarların iadesinin gerektiğini ileri sürerek asıl ve birleşen davada belirtilen miktarların müvekkiline iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacının müvekkili Banka"nın .... Şubesi nezdinde yaptığı işlemler nedeniyle kesinti yapıldığını, 5411 sayılı Kanun"un 140. maddesinden açıkça anlaşılacağı üzere muafiyetin ...."nin fon bankalarının ve tasfiyeleri fon eliyle yürütülen bankaların kendilerinin mükellef olduğu vergi, resim ve harçlarla ilgili bulunduğunu, söz konusu hükmün davacıya mal ve hizmet sağlayanlar tarafından yansıtılan dolaylı vergilere etkisi bulunmadığını, bir başka deyişle verginin yansıtılmasını yasaklamadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, Bankacılık ve Sigorta Muamelesi Vergisi"nin mükellefinin davalı ... olduğu, bu verginin dolaylı vergiler grubuna girdiği, Bankacılık Kanu"nun 140. maddesi kapsamında değerlendirilemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava, bankacılık işleminden kaynaklanan istirdat istemine ilişkin olup, mahkemece yukarıda anılan gerekçe ile davanın reddine karar verilmiştir.
Gider Vergisi Kanunu"nun 28. maddesi uyarınca, banka ve sigorta şirketlerinin 10/6/1985 tarihli ve 3226 sayılı Finansal Kiralama Kanununa göre yaptıkları işlemler hariç olmak üzere, her ne şekilde olursa olsun yapmış oldukları bütün muameleler dolayısıyla kendi lehlerine her ne nam ile olursa olsun nakden veya hesaben aldıkları paralar banka ve sigorta muameleleri vergisine tabidir. Aynı Kanun"un 30. maddesinde de, banka ve sigorta muameleleri vergisini banka ve bankerlerle sigorta şirketlerinin ödeyeceği belirtilmiştir. Bu hükümlere göre, dava konusu olan Banka ve Sigorta Muameleleri Vergisi"nin mükellefinin davalı .... olduğu anlaşılmaktadır. Ancak mahkemece verginin mükellefi olan davalının, bu vergiyi işlem yaptıran davacıya ne sebeple yüklediği gerekçeli kararda açıklanmamış ve tartışılmamıştır.
Bu itibarla mahkemece, gerekirse, somut olay da açıkça belirtilmek suretiyle, ... Başkanlığı"ndan sorulmak ve vergi uzmanı bir bilirkişiden rapor alınmak suretiyle hüküm kurulması gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş hükmün bu nedenle davacı yararına bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle davacı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün yukarıda yazılı nedenle davacı yararına BOZULMASINA, takdir olunan 1.350,00 TL duruşma vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine, 12/01/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.