4. Ceza Dairesi 2014/44381 E. , 2019/1746 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Tehdit, 6136 sayılı Kanuna aykırılık, mala zarar verme
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre, sanık adına gerekçeli kararın tebliğine ilişkin tebliğ evrakında bulunan açıklamalardan; adrese gidildiği, kapalı olması nedeniyle sorulduğu, isim ve imzası bulunmayan komşusunun sanığın dışarı gittiğine dair beyanda bulunması üzerine, tebligatın mahalle muhtarına teslim edilerek 2 Nolu haber kağıdının muhatabın kapısına yapıştırıldığı, durumun isim ve imzadan imtina eden komşuya haber verildiği anlaşılmakta olup, Tebligat Kanunu’nun 21/1. maddesinde; “Kendisine tebligat yapılacak kimse veya yukarıdaki maddeler mucibince tebligat yapılabilecek kimselerden hiçbiri gösterilen adreste bulunmaz veya tebellüğden imtina ederse, tebliğ memuru tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti azasından birine veyahut zabıta amir ve memurlarına imza mukabilinde teslim eder ve tesellüm edenin adresini ihtiva eden ihbarnameyi gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştırmakla beraber, adreste bulunmama halinde tebliğ olunacak şahsa keyfiyetin haber verilmesini de mümkün oldukça en yakın komşularından birine, varsa yönetici veya kapıcıya da bildirilir.İhbarnamenin kapıya yapıştırıldığı tarih, tebliğ tarihi sayılır” hükmü yer almaktadır. Somut olayda; tebligat mazbatasında, muhatabın dışarıda olduğu bilgisini veren komşunun ismi belirtilmediği anlaşıldığından 02.07.2013 tarihinde yapılan tebligatın usülsüz olduğu, sanığın 10.07.2013 tarihinde öğrendiği hükme yönelik temyiz talebinin süresinde olduğu kabul edilerek dosya görüşüldü;
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
1)Sanığa yükletilen silahla tehdit ve 6136 sayılı Kanuna aykırılık eylemleriyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemlerin sanı tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı;
Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunlarda öngörülen suç tiplerine uyduğu,
Cezaların kanuni bağlamda uygulandığı,
Anayasa Mahkemesi’nin karar tarihinden sonra 24/11/2015 günlü Resmi Gazete’de yayımlanan 08/10/2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı, TCK"nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin kararın infaz aşamasında gözetilebileceği,
Anlaşıldığından sanık ..."in ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş olmakla, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKÜMLERİN ONANMASINA,
2)Sanık hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükme yönelik temyizde ise,
a)Sanığın aşamalarda suçu kabul etmemesi ve katılanların görgüye dayalı bilgilerinin bulunmaması karşısında; sanığın üzerine atılı mala zarar verme suçunu işlediğine dair katılanların iddiaları dışında mahkumiyetine yeterli, her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı gözetilmeden, beraati yerine mahkumiyetine karar verilmesi,
b)Kabule göre de; sanığın, mala zarar verme suçunu uzlaşmaya tabi olmayan silahla tehdit ve 6136 sayılı Kanuna aykırılık eylemlerinden farklı tarihte işlendiğinin iddia ve kabul edilmesi nedeniyle uzlaşma hükümlerinden faydalanabileceği değerlendirilerek,
02/12/2016 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanunun 34. maddesiyle değişik 5271 sayılı CMK"nın 253. maddesi ve maddeye eklenen fıkraya göre uzlaşma hükümleri yeniden düzenlenmiş ve sanığa isnat edilen TCK"nın 151/1. maddesi kapsamındaki mala zarar verme suçunun uzlaştırma kapsamında bulunduğu anlaşılmış olmakla, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 2 ve 7. maddeleri de gözetilerek, uzlaştırma işlemi uygulanarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun bu kapsamda tekrar değerlendirilip belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ..."in temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, HÜKMÜN 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 11/02/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.