
Esas No: 2014/42583
Karar No: 2019/1724
Karar Tarihi: 11.02.2019
Tehdit - Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2014/42583 Esas 2019/1724 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Tehdit
HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvuruların süresi, kararın niteliği ile suç tarihine göre ve sanık müdafilerinin duruşmalı inceleme istemlerinin, 1412 sayılı CMUK"nın 318. maddesi uyarınca reddine karar verilerek dosya görüşüldü:
Temyiz isteklerinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-CMK"nın 225/1. maddesi gereğince hükmün konusunun, iddianamede gösterilen eylemden ibaret olması karşısında, iddianamede açıklanan ve suç oluşturduğu ileri sürülen fiilin dışına çıkılması, dolayısıyla kamu davasına konu edilmeyen bir eylemden dolayı yargılama yapılarak hüküm kurulması Kanuna aykırıdır.
İddianamenin anlatım kısmında, sanığın silahtan sayılan tahra elinde olduğu halde, katılanı tehdit ettiğine ilişkin eyleminin açıklanmadığı gözetilmeden, "Fail ve Fiilde Bağlılık Kuralı"na aykırı olarak uygulama yapılıp, iddianamede tanımlanmayan eylemden hüküm kurulmak suretiyle, CMK"nın 225. maddesine aykırı hareket edilmesi,
2-Kabule göre de;
a-CMK’nın 7. maddesinde düzenlenen “yenilenmesi mümkün olmayanlar dışında, görevli olmayan hakim veya mahkemece yapılan işlemler hükümsüzdür” şeklindeki hüküm karşısında, görevsizlik kararı veren Mahkemede dinlenen ve olayın görgü tanığı olarak beyanı hükme esas alınan Mevlüt Türkmen’in, duruşmaya davet edilerek tanık sıfatıyla ifadesinin alınmaması suretiyle, anılan Kanun maddesine muhalefet edilmesi,
b-Sanığın tüm aşamalarda, daha önce tamir edilmesi için aracını katılana verdiğini, aynı arızayı tekrar eden aracı yeniden katılanın iş yerine gönderdiğini, burada, önceki tamir masrafı gerekçe gösterilerek araç ile ilgili işlem yapılmadığını, haricen bir başka serviste aracını tamir ettirdiğinde, daha önce katılan tarafından aracın birkaç orijinal parçasının değiştirildiğini ve katılanın beyanının aksine aracının motorunun yenilenmemiş olduğunu öğrendiğini ifade ederek, dosya içerisine araç tamiriyle ilgili belgeler sunduğunun anlaşılması karşısında, olayın çıkış nedeni ve gelişimi üzerinde durularak, sanık hakkında, TCK’nın 29. maddesinin uygulanma imkanının tartışılmaması,
c-Bozmaya uyularak yapılan değerlendirme neticesinde, sanığın eyleminin, TCK"nın 106/1. maddesinin ilk cümlesine uyduğunun kabulü durumunda ise; 02/12/2016 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren, 6763 sayılı Kanunun 34. maddesiyle değişik 5271 sayılı CMK"nın 253. maddesi ve maddeye eklenen fıkraya göre, uzlaşma hükümleri yeniden düzenlenmiş ve sanığa isnat edilen TCK"nın 106/1. maddesinin ilk cümlesinde düzenlenen tehdit suçunun uzlaştırma kapsamında bulunduğu anlaşılmış olmakla, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 2 ve 7. maddeleri de gözetilip, uzlaştırma işlemi uygulanarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun bu kapsamda tekrar değerlendirilip belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafilerinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, HÜKMÜN, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 11.02.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.