Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/4431
Karar No: 2019/4915
Karar Tarihi: 24.10.2019

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2017/4431 Esas 2019/4915 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Ankara 6. Asliye Ticaret Mahkemesi'nde görülen bir ipotek fekki davası sonrası, davacının lehine karar verilmiştir. Başvuruda bulunan davalı banka vekili, Ankara BAM 21. Hukuk Dairesi'nde esastan reddedilmesine karar verilmiştir. Ancak, yapılan incelemede, davalı bankanın ipoteğin fekki için talep ettiği fek bedeli olan 556,50 TL'nin yasal dayanağı gösterilmediği için, karar bozulmuştur.
Harçlar Kanunu'nun 58. maddesi f bendine göre, tapu sicilinde lehine işlem yapılmış olanların tapu harcının mükellefi olduğu bildirilmiştir. Ayrıca ipotek akit tablosunun 10. maddesinde de, bu işlem ile ilgili bütün masraf ve harçların ipotek veren tarafından ödeneceği belirtilmiştir.
Kanun Maddeleri:
- 492 sayılı Harçlar Kanunu'nun 58. maddesi f bendi
- İpotek akit tablosunun 10. maddesi
19. Hukuk Dairesi         2017/4431 E.  ,  2019/4915 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi


    Taraflar arasındaki ipoteğin fekki davası hakkında Ankara 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’nden verilen davanın kabulüne yönelik 2016/753 esas ve 2017/122 karar sayılı ve 21.02.2017 tarihli hükme karşı davalı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması sonucunda Ankara BAM 21. Hukuk Dairesi tarafından verilen davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine yönelik kararın süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.
    - K A R A R -
    Davacı vekili, davacının Pursaklar İlçesi’nde bulunan taşınmazına dava dışı bir şirketin davalı bankadan kullandığı 250.000,00 TL bedelli kredinin teminatı olarak ipotek konulduğunu, ipotek konusu borcun dava dışı şirket tarafından ödendiğini, dava dışı şirketin anılan bu kredi veya başka bir kredi nedeniyle davalı bankaya bir borcunun kalmadığını, bu hususun davalı bankaya bildirilerek ipoteğin fek edilmesinin istenildiğini, ancak davalı bankanın ipotek fek bedeli olan 556,60 TL’nin ödenmesi halinde ipoteğin fek edileceğini bildirdiğini, kredi borcunun tamamen ödenmiş olmasına rağmen davalı bankanın ipoteği fek etmemesinin hukuki dayanağının bulunmadığını iddia ederek borcun sona erdiğinin tespiti ile davacıya ait taşınmaz üzerindeki ipoteğin fekkini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, davacının ipotek fek ücretini yatırmaktan imtina ettiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
    İlk derece mahkemesince, dava dışı borçlu şirketin borcunun tamamen ödendiği, davalı bankanın ipotek fek bedelinin ödenmediği gerekçesiyle, ipoteği fek etmemesinin doğru olmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne, davacıya ait davalı banka lehine konulan ipoteğin fekkine karar verilmiş, hükme karşı davalı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
    Bölge Adliye Mahkemesi’nce, kredi sözleşmesi gereğince kullandırılan krediden kaynaklanan borcun ödendiğinin uyuşmazlık dışı olduğu, davalı bankanın ipoteğin fekki için davacıdan istediği fek bedeli olan 556, 50 TL’nin yasal dayanağının gösterilmediği, ipoteğin fekki için tapuda yapılması gereken masraftan taşınmaz maliki sorumlu ise de, kredi alacağı sona eren davalı bankanın kredi borcunun teminatı olarak alınan ipoteğin fekki için ilgili tapu sicil müdürlüğüne yazı yazması gerektiği, dayanağı gösterilmeyen 556,50 TL’nin ödenmediğinden bahisle uyuşmazlık çıkararak fek yazısı yazmayan davalı bankanın kusurlu olduğu, ilk derece mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle davalı banka vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş, karar davalı vekilince temyiz edilmiştir.
    Taraflar arasındaki çekişme, davalı banka tarafından dava dışı kredi müşterisi ile imzalanan genel kredi sözleşmesinin teminatı olarak davacı tarafından verilen ipoteğin borcun bitmesi üzerine bankaca fek edilmesi için gerekli giderlerin banka tarafından mı, ipotek veren tarafından mı karşılanması gerektiği noktasındadır.
    492 sayılı Harçlar Kanunu’nun 58. maddesinin f bendinde, tapu sicilinde lehine işlem yapılmış olanların tapu harcının mükellefi olduğu bildirilmiştir. Yine ipotek akit tablosunun 10. maddesinde davacı, bu işlem ile ilgili her türlü harç ve giderleri üstlenmiştir. Davalı banka ihtara cevabında, ipoteği kaldırmayı kabul etmiş, ancak ipotek fek bedeli olarak davacıdan 556,50 TL istemiştir. Davacı, istenen paranın miktarına itiraz etmeyip, hiçbir masraf ödemeden ipoteğin kaldırılmasında ısrar etmektedir. Bu durumda davalı bankaca, ipoteğin kaldırma işleminin yapılmaması doğru olduğundan, ipoteğin fekkine dair ilk derece mahkemesi kararına karşı davalı vekilinin istinaf başvurusunu esastan reddeden Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi’nin 2017/472 esas ve 2017/396 karar sayılı ve 21.06.2017 tarihli kararının bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi’nin 2017/472 esas ve 2017/396 karar sayılı ve 21.06.2017 tarihli kararının BOZULMASINA, dosyanın Ankara 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’ne, karardan bir örneğin Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi’ne gönderilmesine, peşin harcın istek halinde temyiz eden davalıya iadesine, 24/10/2019 gününde oy çokluğuyla karar verildi.


    KARŞI OY YAZISI
    Dava dosyasının incelenmesinden, davalı bankanın ipoteğin fekki için davacıdan fek bedeli olarak talep ettiği 556,50 TL"nin yasal dayanağını göstermediği, ipoteğin fekki için tapuda yapılması gereken masraflardan taşınmaz maliki sorumlu ise de, kredi alacağı sona eren davalı bankanın kredi borcunun teminatı olarak alınan ipoteğin fekki için ilgili tapu sicil müdürlüğüne yazı yazması gerektiği, yasal dayanağını göstermediği 556,50 TL"nin ödenmediğinden bahisle fek yazısı yazmayan davalı bankanın kusurlu olduğu anlaşılmış olup açıklanan bu nedenlerle, İlk Derece Mahkemesi ve Bölge Adliye Mahkemesi’nin kararını usul ve yasaya uygun gördüğümden Bölge Adliye Mahkemesi’nin kararının onanması gerektiği düşüncesiyle sayın çoğunluğun bozma yönündeki görüşüne muhalifim. 24.10.2019

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi