18. Ceza Dairesi 2015/35632 E. , 2017/1427 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Fuhuş
HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi, kararın niteliği, suç tarihine göre ve birleştirilmesine karar verilen, Samandağ Asliye Ceza Mahkemesinin 2013/115 E. sayılı dosyasında, sanıklar ... ile ... hakkında, hırsızlık ve dolandırıcılık, 2012/749 E. sayılı dava dosyasında ise, aynı sanıklar hakkında fuhuş suçundan cezalandırılmaları istemiyle açılan kamu davaları hakkında dava zamanaşımı süresinde mahkemesince bir karar verilebileceği kabul edilerek dosya görüşüldü.
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
1- Sanık hakkında, mağdur ..."na (....) yönelik fuhuş suçundan kurulan hükmün temyizinde;
Sanığa yükletilen fuhuş eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
TCK"nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin hükmün, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı ile iptal edilmesi nedeniyle uygulanma olanağı ortadan kalkmış, TCK"nın 53/1-c maddesindeki hak yoksunluklarından, kendi alt soyu yönünden koşullu salıverme tarihine, kendi alt soyu dışındakiler bakımından ise cezanın infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi yerine, (c) bendindeki tüm haklardan koşullu salıverme tarihine kadar yoksunluğuna karar verilmiş ise de, bu hususların infaz sırasında resen gözetilebileceği,
Tekerrüre esas sabıkası bulunan sanığın, mağdura yönelik fuhuş suçunu değişik zamanlarda birden fazla kez işlemesi karşısında TCK.nın 43/1 ve 58. maddeleri uygulanmamış ise de, aleyhe temyiz olmadığından bozma yapılamayacağı,
Ancak;
Adli para cezasının taksitle ödenmesine karar verilirken taksit aralığının gösterilmemesi,
Sanık hakkında mağdurlar ... (....) ile ...."a karşı fuhuş suçundan gün olarak tayin edilen adli para cezaları TCK"nın 52/2. maddesi uyarınca ayrı ayrı paraya çevrilmesi gerekirken gün olarak toplandıktan sonra paraya çevrilmesi,
Kanuna aykırı ve sanık ..."in temyiz iddiaları yerinde ise de, bu aykırılıklar yeniden duruşma yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte olduğundan, temyiz edilen kararın açıklanan noktaları tebliğnameye uygun olarak, “adli para cezasına ilişkin kısmın hüküm fıkrasından çıkarılarak yerine “Sanığa, mağdur ..."na (...) karşı fuhuş suçundan verilen 2000 gün adli para cezasının, TCK"nın 52/2. maddesi uyarınca sanığın sosyal ve ekonomik durumu dikkate alınarak bir gün karşılığı taktiren 20 TL hesabıyla paraya çevrilerek, sanığın 40.000 TL adli para cezası ile cezalandırılması” ibaresinin yazılması ve adli para cezasının taksitlendirilmesine ilişkin hüküm fıkrasına “birer ay ara ile” ibaresinin eklenmesi suretiyle HÜKMÜN DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
2-Sanık hakkında, mağdur ... ..."a yönelik fuhuş suçundan kurulan hükmün temyizinde;
Başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
CMK"nın 170. maddesinin 3, 4 ve 6. fıkraları uyarınca, iddianamede mağdur veya suçtan zarar görenlerin kimliği, yüklenen suç ve uygulanması gereken kanun maddeleri mevcut delillerle ilişkilendirilerek yüklenen suçu oluşturan olayların gösterilmesi, aynı Kanunun 225. maddesine göre de, hükmün ancak iddianamede unsurları gösterilen suça ilişkin fiil ve faili hakkında verilmesi gerekmektedir. Bu sebeple, iddianamede bir suçtan dava açılırken başka bir eylemden bahsedilmiş olması, o eylem hakkında kamu davası açıldığı anlamına gelmeyecektir. Ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulunun Dairemizce de benimsenen 21.02.2012 gün 4/570-51 sayılı Kararında açıklandığı üzere, soruşturma evresinde elde ettiği kanıtlardan ulaştığı sonuca göre iddianameyi hazırlamakla görevli iddia makamı, 5271 sayılı CMK.nın 225/1. maddesi uyarınca kovuşturma aşamasının sınırlarını belirlemektedir. Bu bakımdan iddianamede yüklenen suçun unsurlarını oluşturan fiil/fiillerin nelerden ibaret olduğunun hiçbir duraksamaya yer bırakmayacak biçimde açıklanması zorunludur. Böylelikle sanık, iddianameden üzerine atılı suçun ne olduğunu hiçbir kuşkuya yer vermeyecek şekilde anlamalı, buna göre savunmasını yapabilmeli ve kanıtlarını sunabilmelidir. İddianame, sanığa isnat edilen ve suç sayılan maddi fiilleri açıkça göstermeli, hukuki nitelendirmesi yapılan fiilin kanunda karşılığı olan suç ve cezası hakkında bilgi içermelidir. İsnat edilen suçun dayanağı olan maddi olaylar hakkında savunmasını yapabilecek şekilde sanığın bilgilendirilmemesi, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin adil yargılanma hakkına ilişkin 6/3-a maddesinin ihlaline de yol açacaktır.
Bu açıklamalar dikkate alındığında, iddianamede ...."a mağdur sıfatının verilmemesine rağmen, mağdur ..."na cebir ve tehditle fuhuş yaptırma eylemlerinin açıklanması sırasında, ..."ın, “sanık ..."in kendisine fuhuş yapması için baskı yaptığını beyan etmesinin” sanık ... hakkında, ..."a yönelik fuhuş suçundan da dava açıldığını göstermeyeceği, sanık ... hakkında, Kanunun aradığı anlamda usulüne uygun açılmış bir kamu davasının bulunmadığı gözetilmeden, ek savunma hakkı verilerek bu suçtan da cezalandırılmasına karar verilmesi,
Kanuna aykırı ve sanık ..."in temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnameye uygun olarak, HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 08/02/2017 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.