3. Hukuk Dairesi Esas No: 2017/1759 Karar No: 2017/4215 Karar Tarihi: 29.03.2017
Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2017/1759 Esas 2017/4215 Karar Sayılı İlamı
3. Hukuk Dairesi 2017/1759 E. , 2017/4215 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ Taraflar arasındaki maddi manevi tazminat davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili; kira bedeli olarak davalı...ye verilen 10.09.2011 tarihli bononun 07.09.2011 tarihinde ödenmesine rağmen diğer davalı banka tarafından ödememe protestosu çekildiğini ve....ı ekranına düşülen protesto kaydının 12 gün boyunca bu ekranda kaldığını, bu nedenle müvekkili şirketin itibar kaybına uğradığını kredi ilişkileri bulunan banka nezdinde riskli müşteri kapsamına girdiğini belirterek şimdilik 15.000 TL maddi ve 50.000 TL manevi tazminatın tahsiline hükmedilmesini talep etmiştir. Davalı Banka vekili ; söz konusu bononun ödendiğinin diğer davalı tarafından kendisine bildirilmediğini, bildirim sonrasında da hemen protesto kaydının kaldırıldığını, davacının bankaya yaptığı ödemede hangi borca karşılık ödeme yaptığını belirtmediğini beyanla davanın reddini istemiştir. Davalı .... vekili ; dava konusu bononun ödendiğinin davalı banka çalışanına sözlü olarak bildirildiğini ancak davalı bankanın kusuru ile bononun protesto edildiğini, davacının açıklama yapmadan ödeme yapması nedeniyle kendisinin kusurlu olduğunu beyanla davanın reddini istemiştir. Mahkemece, maddi tazminat talebinin reddine, manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile 5.000 TL manevi tazminatın davalılardan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalılar ve davacı vekilince temyiz edilmiştir. -6100 sayılı HMK"nın 4/1-a maddesinde, Sulh Hukuk Mahkemeleri, dava konusunun değer veya tutarına bakılmaksızın; kiralanan taşınmazların, 9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanun"una göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dâhil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davaları görürler, hükmüne yer verilmiştir. Somut olayımızda; dava, kira sözleşmesinden kaynaklanmakta olup dava 20.02.2012 tarihinde açılmıştır. Dava tarihinde yürürlükte olan HMK. 4/1-a maddesi gereğince dava değerine bakılmaksızın davaya bakma görevi Sulh Hukuk Mahkemesine aittir. Bu nedenle mahkemece görevsizlik kararı verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir. 2- ) Bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, ikinci bentte açıklanan nedenle tarafların diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 29.03.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.