4. Ceza Dairesi 2014/42486 E. , 2019/1702 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Tehdit, hakaret
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
1-Hakaret eyleminden kurulan kararda öngörülen cezanın nitelik ve niceliğine göre, verildiği tarih itibariyle hükmün temyiz edilemez olduğu anlaşıldığından, 5320 sayılı Kanunun 8/1 ve 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddeleri uyarınca, sanık ... müdafiinin, TEMYİZ İSTEĞİNİN REDDİNE,
2-Tehdit suçlarından kurulan hükümlere yönelik temyize gelince;
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ile gerekçe içeriğine göre ve katılan ...’in, sanığın tehdit sözlerini söylerken iki erkek şahsın koruması gibi arkasında bulunduğunu, onlardan güç alarak bu sözleri sarf ettiğini, sanık kendisine tokat atınca da, üç kişi olduklarından sesini çıkaramadığını belirtmesi ve tanık Münevver’in de ifadesinde, olay sırasında sanığın yanında iki erkek şahsın olması nedeniyle katılan ...’in bir şey yapamadığını beyan etmesi ve 15.06.2012 günü sanığın, yanında iki erkek şahısla birlikte, katılan ..."in evine giderek, adı geçen katılanın eşi ve annesine yönelik tehdit, yaralama eylemlerinde bulunduğuna ilişkin, katılanın eşi, annesi ve çocuğunun kolluk aşamasındaki anlatımları karşısında, sanığın, birden fazla kişinin oluşturduğu korku ile tehdit eylemini gerçekleştirdiği anlaşıldığından, TCK’nın 106/2-c maddesinin uygulanmaması gerektiği hususundaki tebliğnamedeki düşünceye iştirak edilmeyerek yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
a-Sanığın yargılamada, katılan ...’den üç yıldır ayrılmaya çalıştığını fakat kendisinin peşini bırakmadığını ve mesajlarla kendisine tehditte bulunduğunu savunması, Mersin 6. Sulh Ceza Mahkemesi’nin 2012/940 esas sayılı dosyasından inceleme konusu dosya içerisine alınan bilirkişi raporuna göre de, katılan ...’in cep telefonu hattından, sanığın kullanımında olan telefona farklı günlerde ve çok sayıda hakaret ve tehdit içeren mesajlar gönderildiğinin anlaşılması karşısında, olayın çıkış nedeni ve gelişimi üzerinde durularak, sanık hakkında, TCK’nın 29. maddesinin uygulanma imkanının tartışılmaması,
b-Sanığın, katılan ...’e yönelik eylemi nedeniyle hükmedilen hapis cezasıyla ilgili olarak, erteleme ve hükmün açıklanmasının geri bırakılması hükümlerinin olumsuz kanaat gerekçe gösterilerek uygulanmaması ve yine katılan ...’e yönelik eylemi nedeniyle hükmedilen hapis cezasının açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesine karşın, bu sefer sanık hakkında olumlu kanaat getirilerek, hapis cezasının ertelenmesine hükmedilmesi suretiyle çelişkiye düşülmesi,
Kanuna aykırı, sanık ... müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, HÜKÜMLERİN, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yeniden hüküm kurulurken 1412 sayılı CMUK’nın 326/son maddesinin gözetilmesine, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 11.02.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.