9. Ceza Dairesi 2020/6972 E. , 2021/552 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Tefecilik yapmak, tehdit, hakaret, bedelsiz senedi kullanma
Hüküm : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
1-5320 sayılı Kanuna 6217 sayılı Kanunla eklenen geçici 2. madde gereğince sanık hakkında hakaret suçundan tayin olunan cezanın miktarına göre kesin olan hükmün temyizi kabil olmadığından sanığın temyiz isteminin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"nın 317. maddesi uyarınca REDDİNE,
2-Sanık hakkında tefecilik suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde:
Sanığın katılandan almış olduğu borçlar karşılığında faizli senet düzenleme ve sonrasında senetleri icraya koyma şeklinde gerçekleşen eylemi ile tefecilik suçunu işlediği iddia edilen somut olayda; maddi gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde ortaya çıkarılması bakımından sanık hakkında tefecilik yapıp yapmadığı hususunda gizli ve detaylı kolluk araştırması yaptırılması, sanığın icra dairelerinden alacaklı olduğu icra dosyalarının sorulup var ise aslı veya onaylı suretleri getirtilip borçlu gözüken kişilerin faiz karşılığı sanıktan para alıp almadıkları konusunda tanıklıklarına müracaat edilmesinden sonra, sonuca göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerektiği gözetilmeden, eksik inceleme ve yetersiz gerekçeyle yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kabule göre de;
a)Tefecilik suçlarında CMK"nın 231. maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılması kurumunun uygulanma esaslarına ilişkin olarak;
Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 03.06.2018 tarih ve 2018/149 Esas, 2018/163 Karar ve 13/11/2007 tarih ve 2007/171 Esas, 2007/235 Karar sayılı kararlarında vurgulandığı üzere; hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilip verilmeyeceğinin CMK"nın 231/5-6 maddesindeki şartlar gözetilmek suretiyle seçenek yaptırımlara çevirme ve erteleme gibi diğer kişiselleştirme hükümlerinden önce hakim tarafından değerlendirilmesinde zorunluluk bulunmaktadır.
CMK"nın 231/6-c maddesinde; suçun işlenmesiyle mağdurun veya kamunun uğradığı
zararın, aynen iade, suçtan önceki hale getirme veya tazmin suretiyle giderilmesi halinde, maddedeki diğer koşulların da varlığı halinde fail hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebileceği hüküm altına alınmıştır.
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 17/02/2015 tarih ve 2014/7-297 Esas, 2015/3 Karar sayılı ilamında vurgulandığı üzere; mahkemece, failin işlediği suç nedeniyle mağdurun veya kamunun zararı tespit edilerek, ödeme iradesini ortaya koyup hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesini talep eden sanığa bu miktar bildirilerek zararı karşılayıp karşılamayacağı açıkça sorulduktan sonra sonucuna göre hakkındaki hükmün açıklanmasının geri bırakılıp bırakılmayacağına karar verilmelidir.
Mahkemece sanığa hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını kabul edip etmediğinin sorulması sonrasında, CMK"nın 231/5 ve 231/6-a-b madde ve bentleri kapsamında değerlendirme yapılması gerekirken "Sanık katılanın zararını karşılamadığından ve şartları bulunmadığından" gerekçesi ile sanık hakkında CMK"nın 231. maddesinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi,
b)Gerekçeli karar başlığında suç tarihinin 05/06/2011 yerine 18/01/2013 olarak yazılması,
Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA,
3-Sanık hakkında tehdit ve bedelsiz senedi kullanma suçlarından kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde:
Sanığın mahkumiyete esas TCK"nın 156. maddesinde düzenlenen bedelsiz senedi kullanma suçunun CMK"nın 253. ve 254. maddeleri uyarınca uzlaşmaya tabi olması, ayrıca yine mahkumiyete esas TCK"nın 106/1. maddesinde düzenlenen tehdit suçunun 02/12/2016 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanunun 34. maddesiyle değişik 5271 sayılı CMK"nın 253. maddesi ve maddeye eklenen fıkraya göre uzlaşma hükümleri yeniden düzenlenmiş ve sanığa isnat edilen TCK"nın 106/1. maddesi kapsamındaki tehdit suçunun da uzlaştırma kapsamında bulunduğu anlaşılmış olmakla, 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 7/2. maddesi de gözetilerek, anılan suçlar bakımından uzlaştırma işlemi uygulanarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun bu kapsamda tekrar değerlendirilip belirlenmesinde zorunluluk bulunması 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"nın 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, 04/02/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.