Davacı S.. B.. vekili Avukat E.. T.. tarafından, davalılar E.. A.. vdl. aleyhine 01/09/2009 gününde verilen dilekçe ile alacak istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 12/04/2013 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, haksız eylem nedeniyle doğan kurum zararının tazmini istemine ilişkindir. Mahkemece, istemin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, davalıların Y... D... Hastanesi çalışanları olduklarını, kurum müfettişi tarafından yapılan denetim sırasında, davalılar tarafından yapılan ihaleler ile alınan malzemelerin fiyatlarının piyasa rayiçlerinin üzerinde olması nedeniyle zarara uğradığını belirterek uğradığı zararın davalılardan sorumlu oldukları miktarlar doğrultusunda tahsili isteminde bulunmuştur. Davalılar, müfettiş raporunun varsayımlardan yola çıkarak ve ihale şartları dikkate alınmadan düzenlenmesi nedeniyle zarar varmış gibi göründüğünü, ihalelerin mevzuata uygun olduğunu, ceza davasında beraat ettiklerini belirterek davanın reddi gerektiğini savunmuşlardır. Mahkemece; davacının bir zarara uğramadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Dosya arasında bulunan bilgi ve belgelerden, bir kısım davalılar hakkında dava konusu ihaleler nedeniyle kurum zararına yol açarak görevi kötüye kullanma suçunu işledikleri iddiasıyla kamu davası açılmış olduğu ve Yeşilyurt Asliye Ceza Mahkemesi"nin 2008/73 Esas, 2009/88 Karar sayılı hükmü ile beraatlerine karar verildiği anlaşılmaktadır. Söz konusu karar davacı tarafından temyiz edilmiş olup halen kesinleşmemiştir. 6098 sayılı TBK 74. maddesi (818 sayılı BK 53) uyarınca ceza mahkemesinin beraat kararı hukuk hâkimini bağlamaz ise de; ceza mahkemesinin mahkumiyet kararı ve olgu belirlemesi hukuk hakimini bağlar. Somut olayın özelliği itibariyle, maddi olgunun ve davalıların sorumluluğunun tespiti açısından ceza davasının sonucu önem arz etmektedir. Şu durumda mahkemece, bir kısım davalılar hakkında dava konusu ihaleler dolayısıyla açılan ceza davasının sonucunun beklenmesi ve sonrasında dosyadaki tüm deliller birlikte değerlendirilerek bir karar verilmesi gerekir. Bu yönün gözetilmemiş olması doğru görülmemiş ve kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen kararın, yukarıda gösterilen nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına 18/09/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.