Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2017/10330 Esas 2017/1532 Karar Sayılı İlamı

22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/10330
Karar No: 2017/1532
Karar Tarihi: 07.02.0217

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2017/10330 Esas 2017/1532 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme kararında, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 321. maddesine göre hükme ilişkin tüm hususların gerekçesiyle birlikte açıklanması zorunlu olup, bu hükme ilişkin unsurların 297. maddede belirtildiği vurgulanmaktadır. Tarafların süre tutum dilekçesi vermesi gerekçeli kararın tebliğ edilmemesinden kaynaklanmaktadır. Anayasa'nın 36. maddesi ile Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 6. maddesi gereği, gerekçeli kararın taraflara tebliğ edilmesi gerektiği belirtilmektedir. Ayrıca, mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 433. maddesi uyarınca, temyiz dilekçelerinin diğer tarafa tebliğ edilmesi gerektiği aktarılmaktadır. Kararda ayrıca, temyiz yoluna başvuran davacının maktu temyiz harcını yatırmadığı belirtilerek, kanunda öngörülen süre içinde tamamlanması gerektiği vurgulanmıştır. Kanun madde numaraları şöyle: Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 321. maddesi, 297. maddesi ve mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 433. ve 434. maddeleri.

22. Hukuk Dairesi 2017/10330 E. , 2017/1532 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

Y A R G I T A Y K A R A R I

1-6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 321. maddesinin 2. fıkrasında, "Kararın tefhimi, mahkemece hükme ilişkin tüm hususların gerekçesi ile birlikte açıklanması ile gerçekleşir. Ancak zorunlu hâllerde, hâkim bu durumun sebebini de tutanağa geçirmek suretiyle, sadece hüküm özetini tutanağa yazdırarak kararı tefhim edebilir. Bu durumda gerekçeli kararın en geç bir ay içinde yazılarak tebliğe çıkartılması gerekir." hükmü düzenlenmiştir. Bu sebeplerle basit yargılamada 6100 sayılı Kanun"un 297/2. maddesindeki unsurları taşıyan hükmün, 6100 sayılı Kanun"un 321. maddesi uyarınca gerekçeli olarak açıklanması zorunludur.
6100 sayılı Kanun"un 321. maddesindeki "hükme ilişkin tüm hususlar"dan kastedilen 6100 sayılı Kanun"un 297. maddesindeki unsurlardır. Taraflarca süre tutum dilekçesinin verilmesi gerekçeli kararın tebliğ edilmemesinden kaynaklanmaktadır. Gerekçeli karar tebliğ edildiğinde taraflar gerekçeli temyiz dilekçesi ile temyiz haklarını kullanabileceklerdir. 6100 sayılı Kanun"un “hukuki dinlenilme” başlıklı 27. maddesi, Anayasa’nın hak arama hürriyetini düzenleyen 36. maddesi, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin adil yargılanma hakkına ilişkin 6. maddesi nazara alındığında gerekçeli kararın taraflara tebliğ edilmesi gerektiği açıktır.
Öte yandan, 6100 sayılı Kanun"un geçici 3. maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 26.09.2004 tarih ve 5236 sayılı Kanunla yapılan değişiklikten önceki 433. madde hükmü gereğince tarafların kararın temyiz edildiğinden haberdar edilmeleri ve katılma yoluyla temyiz talebinde bulunma haklarını kullanmaları için temyiz dilekçelerinin de diğer tarafa tebliğ edilmesi gerekir.
Dosya içeriğine göre; davacı temyizinin davalıya tebliğ edildiğine ilişkin tebliğ belgesinin bulunmadığı anlaşılmakla, tebliğ edilmiş ise tebliğ belgesinin eklenmesine, tebliğ edilmemiş ise yöntemince tebliğ edilerek temyiz süresi geçtikten sonra tekrar Dairemize gönderilmek üzere dosyanın mahkemesine geri çevrilmesine;
2-Kararı temyiz eden davacının temyiz yoluna başvurma harcını yatırdığı halde maktu temyiz harcını yatırdığına dair makbuz dosyada ve UYAP sisteminde bulunamamıştır. Bu durumda; harç yatırılmış ise makbuzun eklenerek, yatırılmamış ise maktu temyiz karar harcının kanunda öngörülen yedi günlük kesin süre içinde davacı tarafından tamamlanması, aksi halde temyiz başvurusundan vazgeçilmiş sayılacağı konusunda 6100 sayılı Kanun"un geçici 3. maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun"un 434. maddesi uyarınca davacı tarafa muhtıra çıkartılarak kanuni süre beklendikten sonra gönderilmesi için dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 07.02.0217 gününde oybirliğiyle karar verildi.