23. Hukuk Dairesi 2014/873 E. , 2014/3921 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Çankırı 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 18/09/2012
NUMARASI : 2010/496-2012/376
Taraflar arasında görülen sözleşmenin feshi, tapu iptali ve tescil, kira tazminatı davası sonucunda verilen hükmün bozulmasına ilişkin Dairemizin 30.10.2013 gün ve 3936 Esas, 6642 Karar sayılı ilamının karar düzeltme yoluyla incelenmesi asıl davada davalı kooperatif temsilcileri tarafından istenilmekle, dosya incelendi, gereği görüşüldü.
- KARAR -
Asıl davada davacı vekili, taraflar arasında 272 ada, 2 no"lu parselde inşaat yapımı için imzalanan 06.01.1995 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine göre davalı yüklenicinin, inşaat ruhsatının alındığı 05.07.1995 tarihinden itibaren, 36 ay içerisinde inşaatı tamamlaması gerektiği halde tamamlamadığını, halen inşaat seviyesinin çok düşük olduğunu, sözleşmenin devamının imkânsız hale geldiğini ileri sürerek, sözleşmenin feshini, sözleşmeye göre davalıya devredilen arsa tapusunun iptali ile davacı adına tescilini talep etmiş; birleşen davada ise, davacıya isabet eden bağımsız bölümlerin halen teslim edilmemiş olduğunu ileri sürerek, fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla 10.000,00 TL kira tazminatının davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Asıl ve birleşen davada davalı temsilcisi, davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece, dava şartı olan sıfat hususunun sağlanmadığı gerekçesiyle, her iki davanın sıfat yokluğundan reddine dair verilen karar, asıl davada davacı vekilinin temyiz istemi üzerine Dairemizin 30.10.2013 tarih ve 3936 E., 6642 K. sayılı ilamıyla, davacının asıl davada sözleşmenin geriye etkili feshi istemi yönünden davalı olarak taraf sıfatının bulunduğu, mahkemece, geriye etkili fesih talebi yönünden, taraf teşkilinin tamamlanmış olduğu gözönüne alınarak, uyuşmazlığın esası incelenip, gerekirse mahallinde keşif yapılarak, sözleşmenin geriye etkili feshi koşullarının oluşup oluşmadığı değerlendirilip, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, davalıdan bağımsız bölüm satın alanların fesih istemi yönünden davada yer alması gerekmediği gözetilmeden, bu istem yönünden de kesin süre verilmesinin doğru olmadığı, öte yandan, davacı tarafça asıl davada, sözleşme gereğince davalı yükleniciye devredilen tapu kaydının iptali ile tapu kayıtlarının inşaat sözleşmesinden önceki hale döndürülmesine karar verilmesinin de istendiği, bu talep yönünden el değiştirme ile tapuda paydaş olanların tamamının hukuku etkileneceğinden davada taraf olmaları gerektiğinin kabulünün yerinde olduğu, mahkemece, davacı vekiline davalı dışında kalan diğer paydaşları davaya dahil etmek üzere verilen kesin sürenin usulüne uygun olmadığı, mahkemece davacıya ait 272 ada 2 parsel sayılı taşınmaz ile davalıya ait 3 parsel sayılı taşınmazın tevhidiyle davalı adına oluşan 272 ada 31 parselin bazı bağımsız bölümlerini davalıdan satın alan dava dışı malikler aleyhine dava açması için davacı vekiline
usulüne uygun kesin süre verilmesi, dava açması halinde, bu dava ile birleştirilmesi, geriye etkili fesih koşullarının oluşup oluşmadığı üzerinde durularak, davacının tapu iptali ve tescil talebinin karara bağlanması, dava açılmaması halinde gelen tapu kayıtlarına göre, davalı kooperatifin malik olduğu bağımsız bölümlerle ilgili olarak tapu iptali ve tescil istemi ele alınıp, sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği belirtilerek, asıl dava yönünden davacı yararına bozulmuştur.
Bu kez, asıl davada davalı temsilcileri karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
Yargıtay ilamında belirtilen gerektirici sebeplere göre, HUMK"nun 440.maddesinde sayılan hallerden hiçbirisine uymayan karar düzeltme isteminin reddi gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle, asıl davada davalı kooperatif temsilcilerinin karar düzeltme isteminin REDDİNE, 1,95 TL harç ve takdiren 226,00 TL para cezasının karar düzeltme isteyenden alınarak Hazine"ye gelir kaydedilmesine, 20.05.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.