Abaküs Yazılım
9. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/3088
Karar No: 2021/7105
Karar Tarihi: 29.03.2021

Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2021/3088 Esas 2021/7105 Karar Sayılı İlamı

9. Hukuk Dairesi         2021/3088 E.  ,  2021/7105 K.

    "İçtihat Metni"



    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : ALACAK

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I
    Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı vekili, davacı işçi ile davalı işveren arasındaki iş ilişkisinin 2005 yılında lağvedilen ... Genel Müdürlüğü arasında kurulduğunu, bu Genel Müdürlüğün kapanmasından sonra işçilerin İl Özel İdaresi"ne devredildiğini, davacının 01/03/2011 tarihinden itibaren...Sendikası ve davalı idare arasında düzenlenen Toplu İş Sözleşmesinden yararlandığını, 28/02/2015 yürürlük süreli toplu iş sözleşmesinin geçici 3. maddesi gereğince başka kamu kurumlarından kanunla devredilen işçiler ile iş kolu değişen işçilerin bu sözleşmeden doğan her türlü hak ve menfaatlerinin hesaplanmasında devredildiği işyerinde veya işkolundaki geçen çalışma süresinin bu işyerinde geçmiş gibi dikkate alınacağını, yapılacak intibak nedeniyle toplu iş sözleşmesinin yürürlük tarihinden geriye doğru herhangi bir fark ödemesi yapılamayacağını, davacıya İl Özel İdaresi"nde geçen hizmetleri derece ve kademe ilerlemesinde değerlendirilerek 01/03/2013 tarihinden itibaren olan intibak farklarının ödendiğini, ancak 01/03/2011-01/03/2013 dönemi bakımından intibak farkının ödenmediğini, bu durumun hukuka aykırı olduğunu, toplu iş sözleşmesinde yer alan geriye doğru herhangi bir fark ödemesi yapılmayacağı şeklindeki sözleşme hükmünün açıkça iş hukukuna aykırı olduğunu, müvekkilinin hak ettiği intibak alacağı farkına ilişkin talebinin reddedildiğini, davalı idarenin toplu iş sözleşmelerini kişi, yer ve zaman bakımından sınırlandırılmış olarak taraf sendika üyesi işçilere uygulanacağının hüküm altına alındığını belirttiğini, mağdur işçilerin kazanılmış hakları söz konusu olup iş kolu ayrımı yapılmasının eşitlik ilkesine aykırılık teşkil ettiğini, hangi iş kolunda olursa olsun intibağı gerçekleştirilen işçilerin toplu iş sözleşmesinden faydalanmaya başladığı 01/03/2010 tarihinden 01/03/2013 tarihine kadar olan süre içerisinde hak ettikleri alacaklarının ödenmesi gerektiğini, 1475 sayılı yasanın 14/2 maddesi gereğince devir halinde mevcut olan iş sözleşmelerinin bütün hak ve borçları ile birlikte devralana geçeceğini, müvekkilinin fazla mesai yaptığını, hafta tatilinde çalıştığını, ulusal bayram ve genel tatil çalışma günlerinin de bulunduğunu iddia ederek fark ücret, yıpranma primi, fark akdi ikramiye ve fark ilave tediye alacakları ile fazla çalışma, hafta tatili çalışması, ulusa bayram ve genel tatil ücretlerinin davalıdan tahsilini talep etmiştir.
    Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı vekili, davacının üyesi olduğu sendika ile imzalanan Toplu İş Sözleşmesi gereği, Toplu İş Sözleşmesinin yürürlük tarihinden geriye doğru fark ödemesi yapılamayacağının hüküm altına alındığını ve davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
    İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti:
    İlk Derece Mahkemesince, yapılan yargılama sonucunda toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, yazılı gerekçe ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Temyiz Başvurusu:
    İlk Derece Mahkemesinin kararına karşı davalı vekili tarafından temyiz başvurusunda bulunulmuştur.
    Gerekçe:
    1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
    2-Davacı işçinin fazla çalışma, hafta tatili ile ulusal bayram ve genel tatil alacaklarının bulunup bulunmadığı taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.
    İşçinin fazla çalışma alacaklarından indirim yapılması konusunda yasal bir düzenleme bulunmamaktadır. Fazla çalışmaların uzun bir süre için hesaplanması ve miktarın yüksek çıkması halinde Yargıtayca son yıllarda indirim yapılması gerektiği istikrarlı uygulama halini almıştır. Bu indirim, dosyadaki delillerin durumu ve niteliğine göre yapılması gerekli uygun bir indirimdir. Ancak fazla çalışmanın tanık anlatımları yerine yazılı belgelere ve işveren kayıtlarına dayanması durumunda böyle bir indirime gidilmemektedir. Yapılacak indirim, işçinin çalışma şekline, işin düzenlenmesine ve hesaplanan fazla çalışma ücreti miktarına göre takdir edilmelidir.
    Somut olayda, davacı 2005 yılında ... Genel Müdürlüğünde çalışmaya başladığını, ... Genel Müdürlüğünün kapatılmasından sonra İl Özel İdaresine bağlı çalışmaya devam ettiğini, ... sendikasına üye olduğunu ve davalı ile sendika arasında düzenlenen Toplu İş Sözleşmesinden de faydalandığını, devirden kaynaklı kazanılmış hakların kendilerine ödenmesi gerektiğini, devir halinde mevcut olan iş sözleşmelerinin bütün hak ve borçları ile birlikte devralana geçeceğini, davacının fazla çalışma, hafta tatili ile ulusal bayram ve genel tatil çalışmaları yapmasına rağmen karşılığı ücretlerinin ödenmediğini iddia etmiş, davalı ise davacının üyesi olduğu sendika ile imzalanan Toplu İş Sözleşmesi gereği, Toplu İş Sözleşmesinin yürürlük tarihinden geriye doğru fark ödemesi yapılamayacağının hüküm altına alındığını, davacının taleplerinin haksız olduğunu savunmuştur.
    Mahkemece verilen ilk karar Yargıtay (Kapatılan) 22. Hukuk dairesi 2016/25950 Esas 2019/24280 Karar 24/12/2019 tarihli kararı ile tanıkların yeniden dinlenerek davacının asıl işinin ne olduğunun tespit edilmesi, tanıkların davacı ile birlikte çalıştıkları dönemin somutlaştırılması, tanıkların kendi çalışma saatlerini aşan çalışma süreleri konusunda beyanda bulundukları takdirde, kendi çalışma saatlerinin üzerindeki bir çalışmayı bilemeyeceklerinin dikkate alınması gerektiği ve sonucuna göre fazla çalışma, hafta tatili ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacakları hakkında yeniden bir değerlendirme yapılması gerektiği gerekçeleri ile bozulmuştur.
    Mahkemece bozma kararına uyularak tanıklar yeniden dinlenmiş, tanık beyanlarına göre davacının valinin eşinin şoförlüğünü yaptığı, ancak çocukların okula götürülüp getirilmesi işinin de davacının görevleri arasında bulunduğu, hafta içi saat 06:30 gibi işe başlayıp valinin eşinin organizasyonunu bekleyip onların işi bittiğinde 23:00-24:00 a kadar çalışmasının devam etmesinin anlaşılmasına göre fazla çalışma, hafta tatili ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacakları hakkında yeniden hüküm kurulmuş ve bu alacaklar hakkında 1/3 oranında indirime gidilmiştir.
    Davacı tarafından fazla çalışma, hafta tatili ile ulusal bayram ve genel tatil alacağının bulunduğunun ispatı için tanık deliline dayanılmıştır. Yukarıda açıklandığı üzere, davacının valinin eşinin makam şoförlüğünü yaptığı anlaşılmış olup özellikle yapmış olduğu işin niteliği gereği ara dinlenmelerinin de fazla olacağı göz önünde bulundurularak dosya kapsamı ve somut olaya uygun, hakkın özünü nitelemeyecek daha uygun oranda bir indirim yapılması gerekmektedir. Yukarıda izah edilen hususların gözetilmemesi bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ:
    Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 29.03.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi