15. Ceza Dairesi 2017/27426 E. , 2019/15369 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma, petrol kaçakçılığı
HÜKÜM : 1- Sanıklar ... ve ... hakkında, 5015 sayılı Kanun’a aykırılık suçundan 5607 sayılı Kanun’un 3/10-11-12 maddeleri,TCK"nın 52/2, 53/1, 51/1. maddeleri gereğince mahkumiyet (Sanık ... hakkında TCK"nın 58. maddesinin uygulanması)
2- Sanık ... hakkında; TCK.nın 155/2, 52/2, 52/4, 51/1 maddeleri gereğince mahkumiyet
Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan sanık ...’nun mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık ... ve katılan ... vekili tarafından, petrol kaçakçılığı suçundan sanıklar ... ve ..."in mahkumiyetine ilişkin hükümler, sanıklar ... ve ... ile suçtan zarar gören Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanık ..."e ait ... Madeni Yağ isimli işletmede alınan ihbar sonucu yapılan kontrolde sanık ..."nun sevk ve idaresinde olan katılan ...’e ait ... dorse plakalı ve ... çekici plakalı tankerden 105 Litre markerı geçerli yasal motorini, araç deposundan boşalttırmak suretiyle sanık ..."a para karşılığında sattığının tespit edildiği, iş yerinde yapılan kontrol neticesinde 1000 litrelik PVC yakıt tankında yaklaşık 30 litre motorinin tespit edildiği, numunelerin TUBİTAK MAM"dan alınan analizlerinden söz konusu numunelerdeki yakıtın ulusal marker seviyesinin geçersiz olduğu, TS-EM 590 standartına aykırı karışık yağ içerikli yakıt olduğunun belirlendiği, bu şekilde sanıklar ... ve Ethem Yıldırım"ın petrol kaçakçılığı, sanık ...’nun hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu işlediği iddia edilen olayda;
I- Petrol kaçakçılığı suçundan sanıklar ... ve ..."in mahkumiyet hükümlerine ilişkin sanıklar ... ve ... ve suçtan zarar gören Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu vekilinin temyiz taleplerinin incelenmesinde;
Kovuşturma evresinde duruşmadan haberdar edilmeyen ve katılan sıfatını alabilecek surette suçtan zarar görmüş bulunan Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu’nun 5271 sayılı CMK"nın 260/1. maddesine göre, sanıklar hakkında kurulan hükümleri temyize hakkı bulunduğu belirlenerek, Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu’nun katılan, vekilinin de katılan vekili olarak kabulüne karar verilerek yapılan incelemede;
Her ne kadar sanıklar üzerlerine atılı suçu işlemediklerine dair savunmalarda bulunmuşlarsa da; olay nedeniyle tutulan tutanaklar, TUBİTAK MAM"dan alınan analiz raporları, tanık anlatımları ve dosya kapsamına göre; sanıkların iştirak halinde petrol kaçakçılığı suçunu işlediklerinin sabit olduğu gerekçesine dayanan mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Kaçakçılık suçunun yargılaması hizmet güveni kötüye kullanma suçu ile birlikte yapılamamakta ise de, sanıkların eyleminin 5015 sayılı yasaya aykırılık suçu olması sebebiyle bu husus bozma sebebi yapılmamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanıklar ve katılan ... vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1- Suç tarihinde yürürlükte bulunan 5015 sayılı yasanın uygulanması gerekirken, suç tarihinde yürürlükte bulunmayan ve sanığın lehine hüküm de içermeyen 5607 sayılı yasanın 3/10-11-12.maddesinin uygulanması,
2- Hapis cezası alt sınırdan tayin olunmasına rağmen, yasal ve yeterli bir gerekçe gösterilmeksizin adli para cezasının alt sınırdan ayrılmak suretiyle takdir olunması,
3- Sanık ..."in CMK"nın 231. maddesinde düzenlenen hükmün açıklanmasının geri bırakılması müessesesine engel hali bulunmadığı ve dosyada kamu zararının tespit edilmediği gözetilerek, dava konusu eşyanın bilirkişi tarafından belirlenenecek Cif değeri esas alınarak Gümrük Îdaresi"nce hesaplanacak "eşyanın ithalinde öngörülen gümrük vergiler ve diğer eş etkili vergiler ile mali yükler toplam tutarı" olan miktarın kamu zararı olduğunun sanığa bildirilmesi ve sonucuna göre, gerektiğinde Ceza Muhakemesi Kanunun 231/9 fıkrası da gözetilerek bir karar verilmesi gerekirken, Kaçak Eşyaya Mahsus Tespit Varakası dahi alınmadan yazılı şekilde hüküm tesisi,
4- 28/06/2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Yasa’nın 81. maddesi ile değişik 5275 sayılı Yasa’nın 106/3. maddesi uyarınca adli para cezasının ödenmemesi halinde kamuya yararlı bir işte çalışma kararı verilebileceği de gözetilerek hükümde infaz yetkisini kısıtlayacak şekilde "ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrileceğinin bildirilmesine" karar verilmesi,
5-5237 sayılı TCK 51/7 maddesi gereğince denetim süresi içerisinde kasıtlı bir suç işlemesi halinde ertelenen cezanın kısmen veya tamamen infaz kurumunda çektirileceği, TCK 51/8 maddesi gereğince denetim süresinin iyi halli olarak geçirilmesi halinde de cezanın infaz edilmiş sayılacağının ihtarlarının yapılmaması,
6-Sanık ..."ın tekerrüre esas alınan cezasına ilişkin ilamın denetime imkan verecek şekilde dosyaya getirtilmemesi,
7-Dava konusu akaryakıtın ve suçta kullanılan eşyaların 5015 sayılı yasanın ek 5/1-son maddesi gereğince müsaderesine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi,
8-5237 Sayılı TCK."nun 53.maddesinin 3.fıkrası uyarınca, mahkum olduğu uzun süreli hapis cezası ertelenen sanık hakkında l. fıkranın (c) bendinde yazılı hak yoksunluğunun, sanığın kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet veya kayyımlık yetkileri açısından uygulanmamasına, altsoyu dışında kalanlarla ilgili hak ve yetkilerden ise cezanın infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,
9- 24/11/2015 tarihli ve 29542 sayılı Resmi Gazete de yayınlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi"nin 08/10/2015 günlü 2014/140 - 2015/85 sayılı ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 53.maddesinin bazı fıkralarında yer alan hükümlerin iptaline dair kararının gözetilmesinde zorunluluk bulunması,
II-Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan sanık ..."nun mahkumiyet hükmüne ilişkin sanık ... ve katılan ... vekilinin temyiz taleplerinin incelenmesinde;
Sanığa yüklenen ve 5237 sayılı TCK’nın 155/2. maddesinde düzenlenen hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçu nedeniyle, 24/10/2019 tarih ve 30928 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 7188 sayılı Kanun’un 26. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK"nın 253. ve 254. maddeleri gereğince uzlaştırma işlemleri yapılmasından sonra sonucuna göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Kanuna aykırı olup, sanığın ve katılan vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca, hükümlerin BOZULMASINA, 23/12/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.