15. Ceza Dairesi 2019/9275 E. , 2019/15367 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : 1-Sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., İsmail İsmet Karahan, ..., ..., ..., ... (...), ... ve ... hakkında; nitelikli dolandırıcılık suçundan beraat,
2-Sanıklar ..., ..., ..., ... ve ... hakkında; TCK"nın 158/1-e-son, 43/1, 168/2, 62, 52/2-4, 53 maddeleri gereğince mahkumiyet
3-Sanık ... hakkında TCK.nın 204/1, 43/1, 62, 53 maddeleri gereğince mahkumiyet
Nitelikli dolandırıcılık suçundan sanıklar ..., ..., ..., ... ve ...’in mahkumiyetine ilişkin hükümler, sanıklar ..., ..., ..., ... ile sanıklar ..., ... müdafiileri ve katılan vekili tarafından, sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... (...), ... ve ...’ın beraatine ilişkin hükümler katılan vekili tarafından, resmi belgede sahtecilik suçundan sanık ...’in mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık ... müdafii ve katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanıklardan ...’in ... Taşımacılık Otomotiv Mad. San. Ltd. Şti"nin kurucusu, sanıklar ..., ... ve ..."in hissedarı ve yetkilisi, sanık ..."in şirketin muhasebecisi oldukları, şirketin katılan ...’na olan prim borçlarını ödememesi nedeniyle icra takibi yapıldığı, ödeme emrinin tebliğ edilememesi üzerine, katılan ... Kurumunca yapılan denetimde; kuruma bildirilen iş adresi ile Isparta Ticaret ve Sanayi Odası ile Isparta Defterdarlığına bildirilen adresin farklı olduğu, 02/04/2009 tarihinde sigortalılar kapsamına alınan iş yerinden hiç prim ödemesi yapılmadığı, en son hizmet bildiriminin 2011 Yılı 3. Ayında yapıldığı, İş yerinin kapalı ve faal olmadığı, işyeri adresi olarak gösterilen adreste başka bir iş yerinin bulunduğu, Defterdarlıkça da bahse konu şirketin temsilcisi olan sanıklar ... ve ..."ya ulaşılamadığının tespit edildiği,
Yürütülen soruşturma sonucunda; şirketin kurucusu sanık ..., yetkilileri sanıklar ..., ... ve ... ile muhasebecisi olan sanık ..."in fikir ve eylem birliği içinde hareket ederek sanıklar ..., ..., ..., ..., Faramuz Demirci, ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... ile haklarında ek takipsizlik kararı verilen ..., Tuncay Boran, ..., Ahmet Demirbağ, ..., ... ve ..."yü şirkette sigortalı olarak gösterildikleri, bu kişilerden sigorta primi adı altında paraların toplandığı, sigortalı gösterilen kişiler nedeniyle katılan ... 24.919,89 TL tutarında yersiz tedavi gideri yapılarak zarara uğratıldığı, bu şekilde tüm sanıkların nitelikli dolandırıcılık suçunu, sanık ...’in ayrıca özel belgede sahtecilik suçunu işledikleri iddia edilen olayda;
1-Nitelikli dolandırıcılık suçundan sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... (...), ... ve ...’ın beraat hükümlerine ilişkin katılan vekilinin temyiz taleplerinin incelenmesinde;
Sanıkların suç kasıtlarının bulunmadığına dair savunmaları, bilirkişi raporu, katılan kurumca hazırlanan soruşturma raporu, katılan kurum cevabi yazıları ve dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; sigortalı gösterilen sanıkların bir kısmının sağlık harcamaları yapmadıklarından, katılan ... zarara uğratmadıkları, sağlık harcaması yapan sigortalı gösterilen sanıkların ise katılan kurumun zararını tam olarak giderdikleri anlaşıldığından; sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... (...), ... ve ...’ın nitelikli dolandırıcılık suçunu işlediklerinin sabit olmadığı gerekçesine dayanan mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; katılan vekilinin, beraat hükmü verilen sanıkların, diğer sanıkların eylemlerine iştirak ettiklerinin sabit olduğu gerekçelerine ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, hükümlerin ONANMASINA,
2-Nitelikli dolandırıcılık suçundan sanıklar ..., ..., ..., ... ve ...’in mahkumiyet hükümlerine ilişkin sanıklar ..., ..., ..., ... ile sanıklar ..., ... müdafiileri ve katılan vekilinin, resmi belgede sahtecilik suçundan sanık ...’in mahkumiyet hükmüne ilişkin, sanık ... müdafii ve katılan vekilinin temyiz taleplerinin incelenmesinde;
a-Nitelikli dolandırıcılık suçundan sanıklar ..., ..., ..., ... ve ...’in mahkumiyet hükümlerinin incelenmesinde;
Her ne kadar sanıklar üzerlerine atılı nitelikli dolandırıcılık suçunu işlemediklerini savunmuşlarsa da; sigortalı olarak gösterilen diğer sanıkların savunmaları, bilirkişi raporu, katılan kurumca hazırlanan soruşturma raporu, katılan kurum cevabi yazıları ve dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; sanıklar ..., ..., ..., ... ve ...’in, paravan olarak devam eden ve aktif bir ticari faaliyeti bulunmayan işyerinde çalışmadıkları halde çalışmış gibi sigortalı olarak gösterilmelerini sağladıkları, sanık ..."in bir kısım sanıklardan gerek kendilerini isteğe bağlı olarak sigortalı olarak, gerekse fiili sigortalı olarak işlemlerini yürüteceğinden bahisle her ay muntazam şekilde sigorta primlerini tahsil ettiği anlaşıldığından; sanıklar ..., ..., ..., ... ve ...’in eylemleri sonucu nitelikli dolandırıcılık suçunun oluştuğu gerekçesine dayanan mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanıklar ..., ..., ..., ... ile sanıklar ..., ... müdafiileri ve katılan vekilinin temyiz itirazlarının reddine, ancak;
aa-İddianamede de sanıklar hakkında 5237 sayılı TCK’nın 43/1.maddesinin uygulanması istenilmediği halde, 5271 sayılı CMK’nın 226. maddesi uyarınca sanığa ek savunma hakkı verilmeden yazılı şekilde TCK"nın 43/1.maddesinin uygulanması,
ab-5237 sayılı TCK"nun 53. maddesinin 1, 2 ve 4. numaralı fıkralarıyla ilgili olarak Anayasa Mahkemesi’nin verdiği 08/10/2015 tarihli ve E. 2014/140, K. 2015/85 sayılı kısmi iptal kararının, 24/11/2015 tarihli Resmi Gazete"de yayımlayarak yürürlüğe girdiğinden, iptal kararına göre değerlendirme yapılmasında zorunluluk bulunması,
b-Resmi belgede sahtecilik suçundan sanık ...’in mahkumiyet hükmünün incelenmesinde;
Suça konu belgelerde yapılan sahteciliğin iğfal kabiliyetine haiz olup olmadığının tespit edilmemiş olması ve sahtecilik suçlarında aldatma yeteneğinin bulunup bulunmadığının takdir ve tayininin hakime ait olduğu da dikkate alınarak, suçun unsurlarının oluşup oluşmadığının tespiti amacıyla, suça konu belgelerin duruşmaya getirtilerek mahkeme heyeti tarafından incelenip, özellikleri zapta geçirilerek, iğfal kabiliyeti bulunup bulunmadığının tespit edilmesi, gerekirse bu hususta bilirkişi incelemesi yaptırılması ve toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken yazılı şekilde eksik araştırma ve inceleme sonucu sanığın mahkumiyetine hükmedilmesi,
Kabule göre de;
ba-Sanığın eyleminin iş yeri sigorta bildirimi düzenlemek kapsamında özel belgede sahtecilik suçunu oluşturduğu gözetilmeksizin yazılı şekilde resmi belgede sahtecilik suçundan mahkumiyet hükmünün tesisi,
bb-İddianamede sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nın 43/1.maddesinin uygulanması istenilmediği halde, 5271 sayılı CMK’nın 226. maddesi uyarınca sanığa ek savunma hakkı verilmeden yazılı şekilde TCK"nın 43/1.maddesinin uygulanması,
bc-5237 sayılı TCK"nun 53. maddesinin 1, 2 ve 4. numaralı fıkralarıyla ilgili olarak Anayasa Mahkemesi’nin verdiği 08/10/2015 tarihli ve E. 2014/140, K. 2015/85 sayılı kısmi iptal kararının, 24/11/2015 tarihli Resmi Gazete"de yayımlayarak yürürlüğe girdiğinden, iptal kararına göre değerlendirme yapılmasında zorunluluk bulunması,
Kanuna aykırı olup, sanıklar ..., ..., ..., ... ile sanıklar ..., ... müdafiileri ve katılan vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca, hükümlerin BOZULMASINA, 23/12/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.