5. Ceza Dairesi Esas No: 2013/3771 Karar No: 2014/8945 Karar Tarihi: 23.09.2014
Zimmet - resmi evrakta sahtecilik - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2013/3771 Esas 2014/8945 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, belgede sahtecilik yaparak nitelikli zimmet suçu işleyen sanığın cezalandırılması gerektiğine karar verdi. Ancak, yapılan işlemlerde resmi evrakta sahtecilik suçunun da işlendiği tespit edildi. Bu nedenle, 5252 sayılı Türk Ceza Kanunu Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun’un “lehe olan hükümlerin uygulanmasında usul” başlıklı 9. maddesi uyarınca, lehe olan hüküm önceki ve sonraki kanunların ilgili bütün hükümleri olaya uygulanarak belirlenmelidir. Ceza maddelerinin karşılaştırılmadan verilen hükümler kabul edilemez. Sanık, resmi evrakta sahtecilik suçundan da cezalandırılmalıdır. Ancak, ceza infazı sırasında yarısından bir katına kadar cezanın infazının yasaklanması gerekiyor. Karar, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 53/1-a maddesine göre verilmiştir.
5. Ceza Dairesi 2013/3771 E. , 2014/8945 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : Zimmet, resmi evrakta sahtecilik HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, Ancak; 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun “lehe olan hükümlerin uygulanmasında usul” başlıklı 9. maddesinin 3. fıkrasında yer alan “Lehe olan hüküm, önceki ve sonraki kanunların ilgili bütün hükümleri olaya uygulanarak ortaya çıkan sonuçların birbirleriyle karşılaştırılması suretiyle belirlenir.” şeklindeki düzenleme uyarınca sanığın belgede sahtecilik yapmak suretiyle nitelikli zimmet suçunu işlediği kabul edilerek 765 sayılı TCK"ya göre hüküm kurulması durumunda, ayrıca bu suçun unsuru niteliğindeki resmi evrakta sahtecilik suçundan cezalandırılamayacağı, buna karşın 5237 sayılı TCK"nın tercih edilmesi durumunda bu Kanunun 212. maddesinin açık hükmü karşısında nitelikli zimmet suçu yanında resmi evrakta sahtecilik suçundan da cezalandırılması gerekeceği nazara alınmadan ve 5252 sayılı Yasanın 9/3, CMK"nın 34 ve 230. maddeleri uyarınca lehe olan hükmün 765 sayılı TCK"nın 202/2, 219/3-4, 59, 33 ve 5237 sayılı TCK"nın 247/1-2, 249/1, 62, 204/2, 62, 53/1-5 maddeleri uyarınca ayrı ayrı hükümler kurularak ortaya çıkan sonuçlarının birbiriyle karşılaştırılması suretiyle belirlenmesi zorunluluğuna uyulmadan yazılı şekilde mahkumiyet kararları verilmesi, Kabule göre de; Her iki suçun 5237 sayılı TCK’nın 53/1-a maddesindeki yetkinin kötüye kullanılması suretiyle işlendiği kabul edilmesine rağmen aynı Kanunun 53/5. madde ve fıkrası gereğince cezanın infazından sonra başlamak üzere, hükmolunan cezanın yarısından bir katına kadar bu hak ve yetkinin kullanılmasının yasaklanmasına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"nın 321 ve 326/son maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 23/09/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.