Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2015/13539 Esas 2016/5595 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/13539
Karar No: 2016/5595
Karar Tarihi: 23.05.2016

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2015/13539 Esas 2016/5595 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davanın konusu genel kurul kararının iptali davasıdır. Davacı taraf, Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından reddedilen davayı Yargıtay'a taşımıştır. Ancak davacı vekili, yerel mahkemenin yazısı ekinde gönderilen dilekçesiyle davadan vazgeçtiğini bildirmiştir. Mahkeme, davacı vekilinin usulünce tevsik olunan vazgeçme beyanının sonuç doğurucu nitelikte olduğunu ve yerel mahkeme kararının davadan vazgeçme hakkının kullanılması için bozulması gerektiğine karar vermiştir.
HMK'nun 307 vd. maddeleri uyarınca vazgeçme beyanının sonuç doğurucu nitelikte olduğu belirtilmiştir. Ayrıca Yargıtay İBK'nun 11.4.1940 gün ve 70 sayılı ve HGK'nun 21.11.1981 gün ve 1981/2-551 sayılı kararlarına atıfta bulunularak, davadan feragate ilişkin bir hüküm verilmesi gerektiği vurgulanmıştır.
11. Hukuk Dairesi         2015/13539 E.  ,  2016/5595 K.
"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : ... . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 24/06/2015
NUMARASI : 2015/660-2015/449

Taraflar arasındaki genel kurul kararının iptali davasından dolayı ... . Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen yukarıda tarih ve numarası yazılı davanın reddine dair hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle dosya Dairemize gönderilmiş olup, bu aşamada davacı vekilinin yerel mahkemenin 12.05.2016 tarihli yazısı ekinde gönderilen dilekçesiyle davadan vazgeçtiğini bildirdiği gözlenmiş olmakla, dava dosyası re’sen ele alındı, gereği görüşülüp düşünüldü:
Uyuşmazlık, tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri nitelikte olup davadan feragat hüküm kesinleşinceye değin yapılabilir ve karşı tarafın kabulüne bağlı olmadığı gibi yapıldığı anda kesin hükmün sonuçlarını doğurur. Davacı vekilinin davadan feragate (vazgeçmeye) ilişkin beyanının usulen tevsik olunduğu ve vekaletnamesinde bu hususta özel yetkisi bulunduğu anlaşılmakla, HMK’nun 307 vd. maddeleri uyarınca sonuç doğurucu nitelikte olduğu kanısına varılmış, Yargıtay İBK’nun 11.4.1940 gün ve 70 sayılı ve HGK’nun 21.11.1981 gün ve 1981/2-551 sayılı kararları uyarınca, öncelikle, davadan feragate ilişkin bir hüküm verilmesini teminen yerel mahkeme kararının bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle yerel mahkeme kararının BOZULMASINA, bozma neden ve biçimine göre davacı vekilinin temyiz istemiyle ilgili olarak bu aşamada bir karar verilmesine yer olmadığına, 23.05.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.