Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/17917
Karar No: 2014/1538
Karar Tarihi: 20.01.2014

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2013/17917 Esas 2014/1538 Karar Sayılı İlamı

19. Hukuk Dairesi         2013/17917 E.  ,  2014/1538 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Lüleburgaz 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
    TARİHİ : 30/11/2012
    NUMARASI : 2010/119-2012/517

    Taraflar arasındaki menfi tespit istirdat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    - K A R A R -

    Davacı vekili; davacı ile davalılardan F.. Ç.. arasında yapılan inanç sözleşmesi gereğince sonradan devredilmek üzere davalı F.. Ç.. adına tescil edilen taşınmaz üzerine dava dışı S. T. tarafından 400.000,00 TL tutarlı borç nedeni ile haciz konulduğunu, davalı Fatih"in isteği üzerine haczin kaldırılması için davacının 20.000,00 TL nakit ve kefil olarak imzaladığı 25.000,00 TL"lik iki adet senedi S.. K.."a verdiğini, daha sonra bu senetlerden önceki vade tarihli olanının da ödendiğini, davacının müzayaka halinden yararlanan davalıların müvekkilini dolandırdıklarını belirterek müvekkili tarafından yapılan 45.000,00 TL tutarındaki ödemenin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsiline, 25.03.2010 tarihli 25.000,00 TL tutarlı bononun hükümsüzlüğüne, bu mümkün olmadığı takdirde bono nedeni ile müvekkilinin borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı S.. K.. kendi adına asaleten davalı M.. D.. adına vekaleten verdiği cevap dilekçesi ile; bonolar altındaki imzanın davacıya ait olduğunu, bonoların borç ilişkisinden mücerret olduğunu, inanç sözleşmesinin kendileri ile bir ilgisinin bulunmadığını, davacının yaşı ve mesleği itibarı ile müzayaka halinde bulunamayacağını belirterek davanın reddine ve %40 kötü niyet tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı F.. Ç.. vekili; davaya konu senetlerin borç ilişkisinden mücerret olduğunu, inanç sözleşmesinin davalı ile ilgisinin bulunmadığını, müvekkilinin yakın arkadaşı olan davacının kardeşinin borçları nedeniyle 450.000,00 TL"lik evrak ve elden para verdiğini, verdiği kambiyo senetlerinin karşılığının ödenmemesi üzerine, müvekkili aleyhine icra takibi yapıldığını ve davacının, kardeşinin borçlarını üstlenerek nakit para ve senetler verdiğini, kalan borca ilişkin ödeme vaadinde bulunduğunu, inanç sözleşmesinin ise aynı tarihte müvekkili davalının iradesi dışında imzalatıldığını belirterek davanın reddine ve %40 kötü niyet tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
    Mahkemece toplanan deliller ve dosya kapsamına göre; düzenlenen senetler ve ödenen bedelin protokol metni gereğince tarafların rızası ile yapıldığı, davacı müzayaka halinde olmasından faydalanılarak kandırıldığını iddia etmişse de bu iddiasını kanıtlayamadığı gerekçesiyle açılan menfi tespit davasının reddine, davacının 04.02.2010 tarihli protokol gereğince ödediği 20.000,00 TL"nin davalı F.. Ç.. adına ödendiği anlaşılmakla bu davalı yönünden açılan davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
    1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm, davalı F.. Ç.. vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    2- Davalı S.. K.. dava konusu bononun son hamili durumunda olup ihtiyati tedbir nedeniyle takibe girişmesi ve alacağına kavuşması geciktirildiğinden İİK."nın 72/4 maddesi uyarınca lehine tazminata hükmedilmesi gerekirken bu yön gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmadığı gibi davalılar S.. K.. ve M. D. aleyhindeki davanın reddi sebebiyle kendisini vekille temsil ettiren M.. D.. yararına hükmedilen vekalet ücretinin davacıdan alınarak bu davalıya ödenmesi şeklinde bir karar verilmesi ve hakkındaki dava kısmen kabul ve kısmen reddedilen F.. Ç.. yönünden reddedilen kısım üzerinden bu kişi lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken vekalet ücreti yönünden infazda tereddüt yaratacak şekilde hüküm oluşturulması doğru görülmemiştir.
    SONUÇ : Yukarıda (1) no.lu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin tüm, davalı F.. Ç.. vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) no.lu bentte açıklanan nedenden dolayı hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 20.01.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi