7. Ceza Dairesi 2018/16268 E. , 2018/12572 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5607 sayılı Kanuna muhalefet
HÜKÜM : Hükümlülük, erteleme, müsadere
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
I) ... vekilinin temyizine göre yapılan incelemede;
Suç tarihi ve ele geçen eşyanın niteliğine göre suçtan doğrudan zarar görmeyen, davaya katılma ve hükmü temyize yetkisi bulunmayan ... vekilinin temyiz inceleme isteğinin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"nun 317. maddesi gereğince REDDİNE,
II) Gümrük İdaresi vekilinin temyizine göre yapılan incelemede;
Gözetleme faaliyeti sırasında İran topraklarından Türkiye’ye 5 at ile 3 şahsın girdiğinin görülmesi üzerine, olay yerine gidildiğinde atlarla birlikte sanık ...’ın ve hakkında ek kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilen 2 suça sürüklenen çocuğun yakalandığı olayda, 15.03.2010 tarihli Cumhuriyet Savcısından alınan talimata ilişkin tutanakta “5 at üzerinde 6 adet jelikan” ibaresi bulunmakta ise de; suç tarihi olan 14.03.2010 tarihli tutanaklarda atlarla şahısların yakalanarak olay yerinin emniyete alınmasından sonra yapılan arama tarama faaliyeti sırasında 6 adet jelikan içerisinde dava konusu kaçak motorinin bulunduğu belirtilmekle, dosya kapsamından yakalanan şahısların bulunduğu yer ile jelikanların bulunduğu yerin mesafesi hususunda tutanak, bilgi bulunmadığı, sanıkların ve hakkında ek kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilen suça sürüklenen çocukların savunmalarında olay yerine kaybolan atlarını aramak için gittiklerini, suçu kabul etmediklerini beyan etmeleri karşısında; sanıkların mahkumiyetine yeter, her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil elde edilemediği gözetilerek beraatleri yerine yazılı şekilde mahkumiyetlerine karar verilmesi,
Kabule göre ise;
1. Suç tarihi ve ele geçen eşyanın niteliğine göre suçtan doğrudan zarar gören ve davaya katılma hakkı bulunan Gümrük İdaresi davadan haberdar edilmeksizin ve yokluğunda yargılama yapılarak hüküm kurulması,
2. Olay tutanağı ve dosya kapsamına göre sanıkların eyleminin 5607 sayılı Yasanın 3/1. maddesi kapsamında kaldığı gözetilmeden, yazılı şekilde 5015 sayılı Yasanın ek 5/1. maddesi uyarınca hüküm kurulması,
3. CMK’nun 231. maddesinde düzenlenen hükmün açıklanmasının geri bırakılması müessesesine engel hali bulunmayan sanıkların mahkemedeki savunmalarında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesini talep ettiği nazara alınarak, Gümrük İdaresi"nce hesaplanacak "eşyanın ithalinde öngörülen gümrük vergileri ve diğer eş etkili vergiler ile mali yükler toplam tutarı olan miktarın kamu zararı olduğunun bildirilmesi ve sonucuna göre, gerektiğinde Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 231/9. madde ve fıkrası da gözetilerek bir karar verilmesi gerekirken, gümrüklenmiş değerin kamu zararı olduğu bildirilmesiyle sanıkların yanıltılması ve kamu zararının giderilmediği gerekçesi ile hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi,
4. Sanıklar hakkında 5237 sayılı TCK"nun 53/1. maddesinin c bendinde yer alan hak yoksunluğunun sanıkların altsoyu dışında kalan kişiler bakımından infaz tamamlanıncaya kadar uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
24.11.2015 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarihli ve 2014/140 esas, 2015/85 karar sayılı iptal kararı ile 5237 sayılı TCK"nun 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptal edilmesi nedeniyle anılan maddenin yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
5. Suçtan zarar görmeyen ve katılma hakkı bulunmayan ...’nun davaya katılan olarak kabul edilip lehine vekalet ücretine hükmolunması,
Yasaya aykırı, Gümrük İdaresi vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 21.11.2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi