23. Hukuk Dairesi 2018/622 E. , 2020/3993 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tapu iptali tescil davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın esastan reddine yönelik verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, davalının, davacı kooperatifin eski üyesi olduğunu, istifadan önce ferdîleştirme suretiyle davalıya taşınmaz verildiğini, istifa eden üyenin aldığı daireyi geri vermesi gerektiğini, sözkonusu taşınmazın tapu kaydının iptalini ve tescilini talep etmiştir.
Davalı vekili, davacının eksik harç yatırdığını, davalının tüm ödemeleri yaptığını, kooperatif ile de ibralaştığı, kooperatife bir borç kalmadığını, 19/01/2012 tarihli ibranamenin verildiğini, kooperatifin 01/07/2012 tarihli genel kurulunun 6. maddesinde kesin hesap komisyonunca belirlenen daire başına düşen bakiye bedeli ödeyen üyelerin dairesini alarak üyelikten çıkarabilmesine karar verildiğini, davalının da bu hüküm uyarınca hareket ettiğini, bu şekilde davranan bir çok kooperatif üyesi olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece davalı kooperatif üyesi ile davacı kooperatif birbirlerine karşı, ortaklık ilişkisinden doğan ana edimlerini yerine getirmiş durumda olduğu, davalı üyenin, davacı kooperatife karşı kooperatifin genel giderlerine katılma borcu dışında bir yükümlülüğü kalmadığı, kendisine kur"a sonucu isabet eden dairenin tapusunun iptalinin istenmesi hukuken mümkün olmadığı gerekçesiyle davanın reddine dair verilen karar davacı vekilinin itirazı üzerine Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesinin 25.12.2017 tarihli 2017/730 E 2017/1334 K sayılı ilamı ile davalı tarafça, davacı kooperatifin 01.07.2012 tarihli genel kurulunun 6. gündem maddesinde; "Geçmiş genel kurul kararları çerçevesinde hesap komisyonunca belirlenen daire başına düşen bakiye borcunu kapatan ve tapusunu alan üyelerin gerekli belge ve yönetim kurulu tarafından hazırlanmış olan taahhütnameleri imzaladıktan sonra dairesini alarak üyelikten çıkabilmesine..."oy çokluğu ile karar verildiği, bu kararın kesinleştiği, müvekkilinin de bu karar uyarınca kesin hesap borcunu ödeyerek ibra belgesi aldığı, bu karar doğrultusunda istifa ettiğinden taşınmazına ait tapusunun geri alınamayacağı, bu genel kurul kararının eşitlik ilkesine aykırı olsa da iptal edilmediği gerekçesiyle davacının davalı üyesinden tapu iptali ve tescil talebinde bulunmasının dayanaksız olduğu gerekçesiyle davacı vekilinin sair hususlara yönelik istinaf başvurusunun reddi ile, kararın gerekçesi kısmen düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verilmesine, davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz sebepleri yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi kararına ilişkin davacı vekilinin tüm temyiz sebeplerinin reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğininde Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 02.12.2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi