(Kapatılan)13. Ceza Dairesi 2020/5972 E. , 2020/7190 K.
"İçtihat Metni"
Nitelikli hırsızlık ve konut dokunulmazlığını ihlal etme suçlarından suça sürüklenen çocuk ..."nin 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 116/1, 31/2, 62 ve 142/1-b maddeleri gereğince 2 ay 15 gün hapis ve 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231. maddesi gereğince hükümlerin açıklanmasının geri bırakılmasınave 3 yıl denetim süresine tabi tutulmasına dair Uşak 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 31/03/2010 tarihli ve 2008/540 esas, 2010/219 sayılı kararının 07/06/2010 tarihinde kesinleşmesini müteakip, sanığın denetim süresi içerisinde 05/05/2011 tarihinde işlediği kasıtlı suçtan mahkum olduğunun ihbar edilmesi üzerine hükmün açıklanmasına ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 116/1, 31/2, 62 ve 142/1-b maddeleri gereğince 2 ay 15 gün hapis ve 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, cezasının anılan Kanun"un 51. maddesi uyarınca ertelenmesine ilişkin Uşak 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 18/06/2013 tarihli ve 2012/314 esas, 2013/234 sayılı kararına karşı, Adalet Bakanlığı"nın 02.03.2020 gün ve 94660652-105-64-18893-2019-Kyb sayılı yazısı ile kanun yararına bozma ihbarında bulunulduğundan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 18.03.2020 gün ve 2020/31494 sayılı ihbarnamesiyle Dairemize gönderildiği,
MEZKUR İHBARNAMEDE;
Dosya kapsamına göre,
1-Suç tarihinden önce hapis cezasına ilişkin hükümlülüğü bulunmayan suça sürüklenen çocuk hakkında tayin olunan 1 yıldan az süreli hapis cezalarının, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 50/3. maddesindeki “Daha önce hapis cezasına mahkûm edilmemiş olmak koşuluyla, mahkûm olunan otuz gün ve daha az süreli hapis cezası ile fiili işlediği tarihte onsekiz yaşını doldurmamış veya altmışbeş yaşını bitirmiş bulunanların mahkûm edildiği bir yıl veya daha az süreli hapis cezası, birinci fıkrada yazılı seçenek yaptırımlardan birine çevrilir.” hükmü uyarınca anılan maddenin 1. fıkrası bentlerindeki seçenek yaptırımlardan birine çevrilmesinin zorunlu olduğu gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde,
2-5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 231. maddesi uyarınca açıklanması geri bırakılan hükmün, sanığın denetim süresi içinde yeni bir suç işlemesi sebebiyle yeniden ele alınıp hükmün açıklanmasına karar verildiğinde, aynı Kanun"un 231/11. maddesi hükmü uyarınca önceki hükümde değişiklik yapılmadan aynen açıklanması, ancak kendisine yüklenen yükümlülükleri yerine getiremeyen sanığın durumu değerlendirilerek, cezanın yarısına kadar belirlenecek bir kısmının infaz edilmemesi ya da koşullarının varlığı halinde hükümdeki hapis cezasının ertelenmesi veya seçenek yaptırımlara çevrilmesine dair cezanın bireyselleştirilmesi hükümlerinin tatbik edilebileceği, bunun dışındaki hususlarda hükmün değiştirilemeyeceği gözetilmeden, denetim süresi içerisinde suç işlediği anlaşılan sanık hakkında hükmün aynen açıklanması ile yetinilmesi gerekirken, bu hususa riayet edilmeyerek 5237 sayılı Kanun"un 51. maddesinin uygulanması suretiyle sanık hakkında hükmedilen hapis cezasının ertelenmesine karar verilmesinde isabet görülmediğinden anılan kararın bozulması gerektiğinin ihbar olunduğu anlaşılmıştır.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
Türkiye Cumhuriyeti Anayasası"nın 141, 5271 sayılı CMK"nın 34/1 ve 230. maddeleri uyarınca mahkeme kararlarının Yargıtay denetimine olanak verecek biçimde açık ve gerekçeli olması ve Yargıtay"ın bu işlevini yerine getirmesi için gerekçe bölümünde iddia ve savunmada ileri sürülen görüşlerin belirtilmesi, mevcut delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi, hükme esas alınan ve reddedilen delillerin açıkça gösterilmesi ve ulaşılan kanaat, sanığın suç oluşturduğu sabit görülen fiili ve bunun nitelendirilmesinin belirtilmesi, delillerle sonuç arasında bağ kurulması gerektiği gözetilmeden, suça sürüklenen çocuk ... hakkında açıklanması geri bırakılan hükmün neden açıklandığına ilişkin gerekçeyle yetinilip yazılı şekilde gerekçesiz hüküm kurulması hususu da belirlenmiş olup, bu yönden de kanun yararına bozma isteminde bulunulup bulunulmayacağının takdiri için dosyanın Adalet Bakanlığı"na sunulmak üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"na GÖNDERİLMESİNE, 08/09/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.