Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2017/9765 Esas 2017/10529 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/9765
Karar No: 2017/10529

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2017/9765 Esas 2017/10529 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2017/9765 E.  ,  2017/10529 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı gerçek kişi ve davalı ... Yönetimi tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Davacı, dava dilekçesinde sınırlarını bildirdiği ... köyü,... mahallesinde bulunan taşınmazın tapuda kayıtlı olmadığını, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının yararına oluştuğunu iddia ederek taşınmazın adına tescilini istemiştir. Davalılardan Hazine 25/09/2014 tarihli duruşmada TMK’nın 713/6 maddesi uyarınca karşı tescil talebinde bulunmuştur.Mahkemece davanın reddi ile dava konusu taşınmazın 08/09/2014 tarihli müşterek rapor ile ekli fen bilirkişisi krokisinde (A) harfi ile gösterilen 6058,11 m2"lik kısmının Hazine adına tesciline karar verilmiş, hüküm davacı gerçek kişi ve davalı ... Yönetimi tarafından vekalet ücretine yönelik temyiz edilmiştir.
    Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, Medeni Kanunun 713. maddesi hükmü uyarınca tapusuz olan taşınmazın tescili istemine ilişkindir.Taşınmazın bulunduğu yerde genel arazi kadastrosu işlemi 1964 yılında yapılmış ve 30/04/1965 tarihinde kesinleşmiştir. Orman kadastrosu 1965 yılında yapılarak kesinleşmiştir. Daha sonra 1980 yılında ise sınırları kesinleşen ormanlarda 1744 sayılı Kanun ile değişik 2. madde uygulaması ile henüz sınırlaması yapılmamış ormanlarda orman kadastrosu ve değişik 2. madde çalışmaları yapılmış, bu çalışma da kesinleşmiştir.İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, özellikle mahkemece yapılan yargılama sonucu düzenlenen bilirkişi raporuna, dinlenen yerel bilirkişi ve tanık beyanlarına göre dava konusu taşınmazda davacı yararına zilyetlikle kazanma koşullarının oluşmadığı belirlenerek yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik yoktur. Ancak, davacının davası reddedildiği halde yargılamada kendisini bir vekille temsil ettiren Orman Yönetimi yararına vekalet ücretine hükmedilmemesi doğru görülmemiş ise de bu husus hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür. Bu sebeple; hüküm fıkrasının beş numaralı bendinin hüküm yerinden çıkarılarak yerine “5- davalı Hazine ve davalı ... Yönetimi kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. gereğince belirlenen 1.500,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılar Hazine ve Orman Yönetimine ödenmesine” yazılması suretiyle düzeltilmesine ve hükmün 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi atfıyla HUMK’nın 438/7. maddesine göre düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz edenlere iadesine 13/12/2017 günü oybirliğiyle karar verildi.



    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.