13. Ceza Dairesi 2015/779 E. , 2016/3606 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık, konut dokunulmazlığının ihlali
HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Sanıklar ... ve ... hakkında mala zarar verme suçundan zamanaşımı süresi içerisinde işlem yapılması olanaklı görülmüştür.
Sanık ..."ın adresinde annesine gerekçeli kararın tebliğ edildiği tarihte cezaevinde bulunduğu görülmekle, öğrenme üzerine yapılan temyiz istemi süresinde olduğu kabul edilerek yapılan incelemede;
I-Sanıklar ... ve ... hakkında kurulan hükümlerin temyiz incelemesinde;
Sanıkların, katılanın evine girerek çaldıkları cüzdan ve oto anahtarı ile birlikte evin garajındaki otomobili çaldıklarının anlaşılması karşısında; 5237 sayılı TCK"nın 142/2-d maddesi yerine aynı Yasa"nın 142/1-b maddesiyle hüküm kurulması ile suç konusunun önem ve değeri dikkate alınarak 5237 sayılı TCK nın 61. maddesi uyarınca temel cezanın alt sınırdan uzaklaşılarak belirlenmemesi ve tekerrüre esas hükümlülükleri bulunan sanıklar hakkında 5237 sayılı TCK"nın 58. maddesinin uygulanmaması; karşı temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanıklar tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 günlü, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayınlanan kısmi iptal kararı uyarınca, 5237 sayılı TCK 53. madde 1.fıkra b. bendinde düzenlenen “seçme ve seçilme ehliyetinden ve diğer siyasi hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına” hükmünün iptal edilmesi nedeniyle uygulanamayacağının gözetilmesi zorunluluğu ve 5237 sayılı Yasanın 53/2-3. maddesi göz ardı edilerek, sanıklar hakkında 53/1-c maddesi uyarınca sadece kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından koşullu salıverilme tarihine kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, 53/1-c maddesindeki tüm haklardan koşullu salıverilme tarihine kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... ve sanık ... müdafiinin temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle isteme uygun olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından “TCK"nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümler” ayrı ayrı çıkartılarak, yerlerine “Kasten işlemiş olduğu suç için hapis cezasıyla mahkûmiyetin yasal sonucu olarak sanığın, 5237 sayılı TCK’nın 53/1.maddesinin (a), (c), (d) ve (e) bentlerinde yazılı haklardan aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezanın infazı tamamlanıncaya kadar, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkûm olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına” cümlesinin ayrı ayrı eklenmesi suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
II-Sanık ... hakkında kurulan hükmün temyiz incelemesine gelince;
Uyaptan alınan 15.11.2013 tarihli nüfus kayıt örneğine göre, sanığın hükümden sonra 16.04.2013 tarihinde öldüğünün anlaşılması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ..."nin temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün açıklanan nedenle isteme uygun olarak BOZULMASINA, 03.03.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.