MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık
HÜKÜM : Mahkumiyet

Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle incelenerek, gereği görüşülüp düşünüldü:
Dosya kapsamından, sanığın 21.4.2005 günü gündüzleyin, müştekinin park halinde bulunan 2004 model aracının, olay yeri inceleme raporuna göre sol ön kapı camını kırarak suç tarihi itibariyle “pek hafif” kabul edilen 600 TL değerindeki cep telefonunu çalması şeklinde gerçekleşen eyleminin, sanığın soruşturma aşamasında, aracın camını taşla kırdığı yolundaki beyanı ile müştekinin aşamalarda camın kırılarak cep telefonunun çalındığı yönündeki beyanlarından, aracın camının muhkem olduğunda herhangi bir şüphe bulunmaması ve aksi yönde bir iddia da ileri sürülmemesi karşısında 765 sayılı TCK"nın 493/1. maddesinde yazılı bulunan suça uyduğu, müştekinin şikayetçi olmadığı yolundaki beyanı dikkate alınarak 5237 sayılı TCK"nın ise 142/1-b maddesindeki suçu oluşturduğu, mahkemece 765 sayılı TCK"ya göre yapılan nitelendirmede ve her iki Yasa"nın somut olaya uygun şekilde tatbik edilerek lehe yasanın belirlenmesinde herhangi bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla netice ceza bakımından 765 sayılı TCK ile yapılan uygulama açıkça sanık lehine olduğundan bu yönde bozma talep eden tebliğnamedeki düşünceye iştirak edilmemiş, karar nüshalarının her zaman mahallinde mühürlenmesi mümkün görülmüştür.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; atılı suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz nedenleri de yerinde görülmemiştir. Ancak;
Sanık hakkında lehe düzenleme içermesi nedeniyle 765 sayılı TCK hükümleri uygulanmasına karar verildikten sonra bu kez 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin tatbik edilerek karma uygulama yapılması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafiinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasa"nın 8/1. maddesi aracılığıyla 1412 sayılı CMUK"nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesi ile ilgili bölümün tamamen çıkarılması suretiyle, eleştiri dışında diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 19.1.2016 gününde oy birliğiyle karar verildi.