11. Hukuk Dairesi 2015/11364 E. , 2016/5456 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ...... ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 06/04/2015
NUMARASI : 2014/961-2015/202
Taraflar arasında görülen davada ....... Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 06/04/2015 tarih ve 2014/961-2015/202 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi davalı vekili ile fer"i müdahil T.. T.. vekili ile ihbar olunan O.. O.. vekili tarafından istenmiş olup, duruşma için belirlenen 10.05.2016 günü başkaca gelen olmadığı yoklama ile anlaşılıp hazır bulunan davacı vekili Av. M.... Ç....., davalı ..... Bank A.Ş. vekili Av. E.... I......, fer"i müdahil T.. T.. vekili Av. E....Ş.... D..... dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi ...... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin birikimlerini reklam ve propagandanın etkisi ile ......bank H..... Şubesine yatırdığını, bankanın yönlendirmesi ile parasının dava dışı ......... hesaba aktarıldığını, çıkan haberler üzerine parasını çekmek için bankaya gittiğinde bankaya el konulduğunu öğrendiğini, ...... aktarılan paralarla ilgili ....bank"ın güvence verdiğini, ......bank ve ........ ..... ....."un hesap cüzdanının aynı olduğunu, banka müdürlerinin anlayamadığı hile ve desiseyi kırsal kesimde yaşayan insanın anlamasına imkan olmadığını, emsal bilirkişi raporlarının ve Yargıtay kararlarının müvekkilinin haklılığını ortaya koyduğunu ileri sürerek, şimdilik 20.452,67 EURO’nun 3095 sayılı yasanın 4/a maddesi uyarınca temerrüt faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmişlerdir.
Davalı vekili, davanın usul ve esas yönünden reddini savunmuştur.
Fer"i müdahil T.. T.. vekili, davanın reddini istemiştir.
İhbar olunan O.. O.. vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna göre, dava konusu paranın 01.12.1999 tarihi itibariyle ..... Bank ....... hesabına havale edilmiş gibi görülse de gerçekte paranın ..... Bank bünyesinde kaldığı, davalı Bankanın faks ve telefon numaralarının verildiği, davalı Bankaca tüm riskleri üstleneceği yönünde mudilere garanti verildiği, toplanan paraların göstermelik olarak online işlem ve muhasebe kayıtlarındaki örtülü işlemlerle davacıya ait mevduatın dava dışı ..... ..... hesabında gösterildiği, söz konusu paranın dava dışı ........ Bank"ın fiili ve hukuki hakimiyetine geçmediği, davalı Bankanın uhdesinde kaldığı, bankanın mudiden aldığı parayı mudiye zarar vermeden ve zarar tehlikesine yol açmadan faiziyle birlikte ödemek zorunda olduğu, ..... ....... ile davalı Banka arasında organik bir bağ olduğu, bu bağın mudilerin aleyhine olarak örgütlü, planlı ve kasıtlı olarak kötüye kullanıldığı, davacının bu bağ nedeniyle zarara uğradığı, davalının zamanaşımı savunmasının yerinde olmadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili ile fer’i müdahil T.. T.. vekili ve ihbar olunan O.. O.. vekili temyiz etmiştir.
1-Bir davada kararı temyiz etme hakkı, yalnız taraflara veya hüküm ile kendisine mükellefiyet yüklenen veya bir hakkı ihlal edilen kimseye veyahut kanunun açıkça belirttiği mercilere aittir.
Temyiz isteminde bulunan ......... talebe konu davada ihbar olunan konumundadır. İhbar eden tarafın temsilcisi olarak davaya katılmamıştır. Karar başlığında davalı olarak gösterilmemiş, aleyhine de hüküm kurulmamıştır. O halde, ihbar olunan ......... vekilinin kararı temyiz etmede hukuki yararı bulunmadığından ve temyiz dilekçesi temyiz defterine kaydedilmediği gibi temyiz harcı da yatırılmadığından ..... vekilinin temyiz isteminin reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Davalı vekili ile fer’i müdahil T.. T.. vekilinin temyiz itirazlarına gelince; Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin ve fer"i müdahil T.. T.. vekilinin yerinde görülmeyen ve aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
3- Ancak davalı Bankanın 5411 sayılı Bankacılık Kanunu’nun 140. maddesi uyarınca harçtan muaf olduğu mahkemece nazara alınmadan yazılı şekilde harç ile sorumlu tutulması doğru olmamış ve kararın bu nedenle bozulması gerekmiş ise de yapılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün HUMK"nın 438/7. maddesi gereğince aşağıdaki gibi düzeltilerek onanması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle ihbar olunan O.. O.. vekilinin temyiz isteminin REDDİNE, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekili ile fer"i müdahil T.. T.. vekilinin diğer temyiz itirazlarının REDDİNE, (3) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekili ile fer"i müdahil T.. T.. vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın (HÜKÜM) fıkrasının 2. bendi tümü ile hükümden çıkartılarak yerine “2-Davalı harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, davacı tarafından yatırılan 21,15 TL başvuru harcı ve 1.018,70 TL peşin harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine" ibaresinin eklenmesine ve hükmün düzeltilmiş bu şekli ile ONANMASINA, takdir olunan 1.350,00 TL duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalı ....... Bank A.Ş. ve fer"i müdahil T.. T.."ye verilmesine, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz eden davalıya iadesine, 12/05/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.