19. Ceza Dairesi 2019/17850 E. , 2019/6528 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5607 Sayılı Kanuna Aykırılık
HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
I-Katılan ... İdaresi vekilinin temyizinin nakil aracının müsaderesi ile sınırlı olduğu gözetilerek yapılan incelemede;
Nakil aracının müsaderesine yönelik katılan vekilinin temyiz nedenleri yerinde görülmediğinden tebliğnameye aykırı olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA,
II-Sanık müdafiinin, ... hakkında verilen hükme yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Ele geçirilen kaçak eşyanın miktarına göre, adli para cezasında alt sınırdan uzaklaşılıp ceza tayin olunması karşısında, sanık hakkında hükmolunan hapis cezasında da TCK"nun 61. maddesi uyarınca teşdit uygulanarak alt sınırdan uzaklaşılması suretiyle hüküm kurulması gerektiğinin gözetilmemesi aleyhe temyiz bulunmadığından bozma sebebi yapılmamıştır.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Yükletilen suçun sanık tarafından işlendiğinin kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanun’da öngörülen suç tipine uyduğu,
Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükmü etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır.
Ancak,
1-Hapis cezasından çevrili adli para cezasının 1 gününün 20 TL"den hesabı sırasında uygulama maddesinin 5237 sayılı TCK"nun 52/2. maddesi yerine TCK"nun 50/1. maddesinin yazılması suretiyle CMK"nun 232/6. maddesine aykırı davranılması,
2-Kasıtlı suçtan hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nun 53. maddesi uyarınca hak yoksunluklarına hükmedilmiş ise de, 24/11/2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı kararı ile anılan maddenin bazı hükümlerinin iptal edilmiş olması nedeniyle yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu,
3-Davaya konu sigaralar hakkında 22.01.2014 günü tasfiye kararı verildiğinin anlaşılması karşısında, eşya tasfiye edilmiş ise tasfiye bedelinin Hazine adına irad kaydına, tasfiye edilmemiş ise 5607 sayılı Kanun"un 13. maddesi delaletiyle 5237 sayılı TCK"nun 54/4. maddesi uyarınca müsaderesine karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi ve dava konusu eşyanın müsaderesi ile yetinilmesi gerekirken söz konusu eşyanın tasfiyesine de hükmedilmesi,
4-Açılan davanın niteliğine göre, suçtan doğrudan zarar görmeyen ve davaya katılma hakkı bulunmayan TAPDK"nun müdahilliğine karar verilerek lehine vekalet ücreti takdir edilmesi,
Bozmayı gerektirmiş ve sanık ile katılan vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün BOZULMASINA, bu aykırılık yeniden yargılama yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte olduğundan, hükmün üçüncü paragrafındaki ""5237 sayılı maddenin 50/1" ibaresinin çıkarılıp yerine gelmek üzere "TCK"nun 52/2. maddesi" ibaresinin eklenmesi, hükümden TCK"nun 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün çıkarılması, yerine "24/11/2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan Anayasa Mahkemesi"nin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı kararındaki iptal edilen hususlar gözetilerek 5237 sayılı TCK"nun 53/1-2-3. madde fıkralarının tatbikine," ifadesinin eklenmesi, dava konusu eşyanın müsaderesine ve tasfiyesine ilişkin bendin hükümden çıkartılarak yerine "Dava konusu eşya tasfiye edilmiş ise tasfiye bedelinin Hazine adına irad kaydına, tasfiye edilmemiş ise 5607 sayılı Kanun"un 13. maddesi delaletiyle 5237 sayılı TCK"nun 54/4. maddesi uyarınca müsaderesine" bendinin eklenmesi, hükmün vekalet ücretine ilişkin bendinden "1.500,00TL maktu vekalet ücretinin sanıktan alınarak katılanlara verilmesine" ifadesi çıkartılarak, yerine "1.500,00 TL maktu vekalet ücretinin sanıktan alınarak katılan ... İdaresine verilmesine" ibaresinin eklenmesi, başkaca yönleri kanuna uygun bulunan hükmün, tebliğnameye aykırı olarak, DÜZELTİLEREK ONANMASINA 01/04/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.