4. Ceza Dairesi 2019/4607 E. , 2021/1193 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Tehdit, silahla tehdit, kasten yaralama, konut dokunulmazlığının ihlali
HÜKÜMLER : Mahkumiyet, beraat
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi, kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
A-Sanıklar ... ve ... hakkında ayrı ayrı kasten yaralama suçlarına ilişkin kararlarda öngörülen cezaların nitelik ve niceliklerine göre, verildikleri tarih itibariyle hükümlerin temyiz edilemez olduğu anlaşıldığından, 5320 sayılı Kanunun 8/1 ve 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddeleri uyarınca, sanıklar ... ve ... müdafiinin tebliğnameye kısmen uygun olarak, TEMYİZ İSTEĞİNİN REDDİNE,
B-Diğer hükümlerin temyizine gelince;
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi,
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre ve yapılan incelemede;
1-Sanık ... hakkında katılan ..."a yönelik tehdit ve konut dokunulmazlığının ihlali, katılan ..."a yönelik tehdit ve katılan ..."a yönelik silahla tehdit; sanıklar ... ve ... hakkında katılanlar ... ve ..."a yönelik ayrı ayrı silahla tehdit ve katılan ..."a yönelik ayrı ayrı kasten yaralama suçlarından kurulan beraat hükümlerinin temyizinde,
Sanık ..."ın konut dokunulmazlığının ihlali suçu yönünden aşamalarda suçlamayı kabul etmemesi, tanık Semih Derman"ın beyanında sanığın zorla daireye girmeye çalıştığını görmediğini belirtmesi ve sanık ... hakkında katılanlar ... ve ..."a yönelik tehdit suçlarından ayrı ayrı cezalandırma istemli dava açılması karşısında, tebliğnamede bu hususlarda bozma isteyen düşüncelere iştirak edilmemiştir.
Eylemlere ve yükletilen suçlara yönelik katılan ..., katılanlar ... ve ... vekili ile katılanlar ... ve ... vekilinin temyiz iddiaları yerinde görülmediğinden tebliğnameye kısmen uygun olarak, TEMYİZ DAVASANIN ESASTAN REDDİYLE HÜKÜMLERİN ONANMASINA,
2-Sanık ... hakkında katılan ..."a yönelik silahla tehdit; sanık ... hakkında katılan ..."a yönelik tehdit suçlarından kurulan mahkumiyet hükümlerinin temyizine gelince,
Başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
a-Her iki hüküm yönünden ortak olarak,
28/06/2014 gün ve 6545 sayılı Kanun’un 72. maddesiyle, CMK’nın 231/8. maddesinde yapılan değişikliğin suç tarihi itibariyle yürürlükte olmaması nedeniyle, CMK"nın 231. maddesinin uygulanmasına engel mahkumiyeti bulunmayan ve yargılama sürecindeki gösterdikleri pişmanlık dolayısıyla tekrar suç işlemeyecekleri konusunda olumlu kanaat oluşması sebebiyle cezaları ertelenen sanıklar ... ve ... hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması kurumunun ertelemeden önce değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeden, “Sanık hakkında daha önce hükmün açıklamasının geri bırakılması hükümlerinin uygulanmış olması nedeniyle 5271 sayılı CMK’nın 231/5. fıkrası uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına taktiren yer olmadığına” şeklindeki kanuni olmayan gerekçeyle sanıklar hakkında ayrı ayrı hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına kararları verilmesi,
b-Sanık ... hakkındaki tehdit suçu yönünden,
aa)02/12/2016 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanunun 34. maddesiyle değişik 5271 sayılı CMK"nın 253. maddesi ve maddeye eklenen fıkraya göre uzlaştırma hükümleri yeniden düzenlenmiş ve sanığa isnat edilen TCK"nın 106/1. maddesi kapsamındaki tehdit suçunun uzlaştırma kapsamında bulunduğu, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 2 ve 7. maddeleri de gözetilerek, uzlaştırma işlemi uygulanarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun bu kapsamda tekrar değerlendirilip belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
bb)Uzlaştırmanın sağlanamaması halinde de,
17.10.2019 gün ve 7188 sayılı Kanun"un 24. maddesi ile 5271 sayılı CMK"nın 251. maddesinde Basit Yargılama Usulü düzenlenmiştir.
Ancak bu düzenlemenin uygulanmasıyla ilgili olarak, 7188 sayılı Kanun"un 31. maddesiyle, 5271 sayılı CMK"ya eklenen geçici 5. maddenin (d) bendi ile; "01.01.2020 tarihi itibariyle kovuşturma evresine geçilmiş, hükme bağlanmış veya kesinleşmiş dosyalarda seri muhakeme usulü ile basit yargılama usulü uygulanmaz" hükmü getirilmiştir.
Konuyu somut norm denetimi yoluyla inceleyen Anayasa Mahkemesi (25.06.2020,2020/16,2020/33; R.G. 19.08.2020, sayı: 31218), sözü geçen geçici 5/d maddesindeki hükmün, "kovuşturma evresine geçilmiş" ibaresinin aynı bentte yer alan, "basit yargılama usulü" yönünden Anayasa"nın 38. maddesine aykırı görerek iptaline karar vermiştir.
Anayasa Mahkemesi kararında, hükme bağlanmış dosyalarla ilgili iptale karar verilmemiş ise de, 5271 sayılı Kanun"un 2/1-(f) maddesince hükme bağlanmış dosyalarla ilgili olarak kovuşturma evresinin kesinleşmeye kadar devam etmesi ve aynı Yasanın 251/3. maddesi gereği mahkumiyet hükmü verildiği takdirde sonuç cezadan dörtte bir indirim öngörülmesi, bu durumunda temyiz incelemesi devam eden dosyalar bakımından lehe düzenleme getirmesi karşısında,
Anayasa Mahkemesinin iptal kararında; sanık lehine getirilen, yeni düzenlemenin, 7188 sayılı Kanun’un 31. maddesi gereğince, 5271 sayılı sayılı CMK’ya eklenen geçici 5. maddesiyle "kovuşturma evresine geçilmiş" dosyalar bakımından uygulanması gerektiğine işaret edildiğinden, temyiz incelemesi yapılan ve 5271 sayılı CMK"nın 251/1. maddesi kapsamına giren suçlar yönünden; Anayasa"nın 38. maddesi ile 5237 sayılı TCK"nın 7 ve 5271 sayılı CMK"nın 251 vd. maddeleri gereğince yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu,
Bozmayı gerektirdiğinden, sanıklar ... ve ... müdafiinin temyiz nedenleri yerinde görülmekle, tebliğnameye kısmen uygun olarak HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayıp sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 18/01/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.