16. Hukuk Dairesi 2018/2532 E. , 2021/1468 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
...
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Yargıtay bozma ilamında özetle; “Mahkemece yapılan araştırma ve incelemenin hüküm vermek için yeterli olmadığı belirtilerek, üç kişilik yerel bilirkişi kurulu, taraf tanıkları, uzman fen bilirkişisi ve 3 kişilik ziraat mühendisleri kurulunun katılımıylayeniden keşif yapılması ve bu keşifte, davacının dayandığı tapu kaydının revizyon gördüğü 162 ada 147 parsel sayılı taşınmazın kuzey sınırında bulunan 162 ada 176 parsel sayılı taşınmazın ham toprak ve taşlık vasfında olduğu gözetilmek suretiyle, söz konusu tapu kaydının kuzeyinde okunan kır hududunun değişebilir nitelikte olup olmadığı, tapu kaydı miktar fazlalığının bir bölümünün kırda kalıp kalmadığı, tapu kaydının doğusunda okunan ... zeminde sabit olup olmadığı hususlarının yöntemince araştırılması, ayrıca tapu kaydının kapsamında kaldığı belirlenecek taşınmaz bölümünün kim veya kimlerin kullanımında olduğunun, zilyetliklerinin kimlerden kimlere ve ne şekilde geçtiğinin, tapu kayıt maliki ile davacı arasındaki akdi veya ırsi ilişkinin ne olduğunun davacıya açıklattırılması, ziraat mühendisleri bilirkişi kurulundan, çekişmeli 101 ada 140 parsel sayılı mera vasıflı taşınmaz ve komşusu 162 ada 147 parsel ile aralarında ayırıcı unsur niteliğinde doğal ya da yapay sınır olup olmadığı, bu sınırın zeminde sabit olup olmadığı hususlarında rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi” gereğine değinilmiştir. Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kabulü ile çekişmeli 101 ada 140 parsel sayılı taşınmazın 18.12.2017 havale tarihli fen bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen 11.557,71 metrekarelik bölümünün tarla vasfıyla davacı ... adına aynı ada son parsel numarası altında tapuya tespit ve tesciline, aynı tarihli fen bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen 11.557,71 metrekarelik bölüm çıkartıldıktan sonra 101 ada 140 parsel içerisinde geriye kalan kısmın tespit gibi mera vasfı ile özel siciline kayıt ve tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, çekişmeli taşınmazın (A) harfi ile gösterilen bölümünün davacının dayandığı tapu kaydı kapsamında kaldığı gerekçesiyle, bu bölümün davacı ... adına tesciline karar verilmiş ise de, varılan sonuç dosya kapsamına uygun bulunmamaktadır. Şöyle ki; davacı, dava dilekçesinde, Digor Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 1971/53 Esas, 1972/19 Karar sayılı tescil ilamı oluşan 13.11.1972 tarih ve 310 sıra numaralı tapu kaydına ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği iddiasına dayanarak dava açmıştır. Davacı tarafın dayandığı tapu kaydı, tespit sırasında çekişmeli taşınmazın batısında ... Köyü çalışma alanında bulunan ve dava konusu olmadığı halde Mahkemece kadastro tutanağı davalı hale getirilen 162 ada 147 parsel sayılı 28.567,11 metrekare yüzölçümündeki taşınmaza uygulanmış ve bu taşınmazın tespiti 05.07.2006 tarihinde kesinleşerek davacı ile dava dışı olan...adına tapu kaydı oluşmuştur. Dayanak tapu kaydının revizyon gördüğü 162 ada 147 parsel sayılı taşınmazın hudutları dikkate alındığında, tapu kaydının dava dışı 162 ada 147 parsel sayılı taşınmazı kapsadığı anlaşılmaktadır. Davacının dayandığı tapu kaydının doğu sınırının ... okuduğu, davacı tarafın da, iki köy sınırının değiştiği hususunda herhangi bir iddiasının bulunmadığı, ziraat bilirkişi raporunda ile rapora ekli bulunan fotoğraflara göre de, davacının dava konusu taşınmaz bölümü üzerinde ekonomik bir amaca uygun olarak kullanımının bulunmadığı ve dava konusu taşınmaz bölümünün meranın devamı niteliğinde olduğu görülmekte olup, keşifte dinlenen bilirkişi ve tanıkların beyanlarına göre, ...,... Köyü sınırlarında bir değişiklik olmadığı gibi, davacının dava konusu taşınmazı meradan açmak suretiyle kullandığını beyan etmeleri, gerek davacının dayandığı tapu kaydının doğu hududunun sabit sınırlı olması nedeniyle dava konusu taşınmaz bölümünün dayanak tapu kapsamında kalmaması, gerekse tespit tarihine kadar davacı lehine kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğiyle iktisap koşullarının oluşmadığının anlaşılmış olması karşısında, Mahkemece davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçeyle kabul kararı verilmesi isabetsiz olup, davalı Hazine vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 22.02.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.