11. Ceza Dairesi Esas No: 2014/9856 Karar No: 2014/10918 Karar Tarihi: 04.06.2014
Memur olmayan kimsenin resmi belgede sahteciliği - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2014/9856 Esas 2014/10918 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Ankara 5. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından verilen bir kararda, memur olmayan bir kişinin resmi belgede sahtecilik suçundan hüküm giydiği belirtiliyor. Ancak, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair verilen bir kararın süresinin tamamlanmadığı ve zincirleme suçun gerçekleşmediği için farklı bir düzenleme getiren kanun maddesinin uygulanamayacağı ifade ediliyor. Bu nedenle fazla ceza tayini ve hak yoksunluğu kararı verildiği, seçenek yaptırım uygulanmadığı ve kararın bu sebeplerle bozulması gerektiği sonucuna varılmış. Kanun maddeleri olarak 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 43. ve 53. maddeleri ile 765 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 342/1, 80, 59/2. maddeleri söz konusu.
11. Ceza Dairesi 2014/9856 E. , 2014/10918 K.
"İçtihat Metni"
Tebliğname No : 11 - 2013/32575 MAHKEMESİ : Ankara 5. Ağır Ceza Mahkemesi TARİHİ : 24/12/2012 NUMARASI : 2012/247 (E) ve 2012/468 (K) SUÇ : Memur olmayan kimsenin resmi belgede sahteciliği
Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturma neticelerine uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre hükümlünün yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine; ancak: 1- A.. T.. hakkında verilen mahkemenin hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair 24.10.2011 tarihli ve 2011/244 esas 2011/298 sayılı kararın kesinleşme tarihinin 01.11.2011 tarihi olup 5 yıllık denetim süresi öngörüldüğü, ihbara konu Ankara 3.Asliye Ceza Mahkemesinin 25.03.2008 tarihli ve 2007/896 esas, 2008/240 sayılı kararındaki suç tarihinin ise 21.08.2007 tarihi olduğu ve bu halde denetim süresi öncesinde işlenen suç nedeni ile A.. T.. hakkındaki hükmün 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 231/11. maddesi gereğince açıklanmasına karar verilemeyeceği gözetilmeden duruşma açılarak yargılamaya devamla yazılı şekilde hüküm kurulması, 2- Kabule göre de ; Sanık hakkında suç tarihinde yürürlükte bulunan 765 sayılı TCK"nun 80. maddesinin koşulları oluşmakta ise de, farklı bir düzenleme getiren 5237 sayılı TCK"nun 43. maddesinin uygulanabilmesi için "bir suç işleme kararının icrası kapsamında, değişik zamanlarda bir kişiye karşı aynı suçun birden fazla işlenmesi" gerektiği, suçun aynı anda işlenmesi halinde zincirleme suçun gerçekleşmediği gözetilip, farklı tarihlerde düzenlendikleri tespit edilemeyen suça konu senetlerin aynı anda ve 08.07.2002 tarihinde icraya verilmiş olması karşısında, anılan Yasanın 43. maddesinin uygulanma koşulları bulunmadığından 5237 sayılı TCK hükümleri lehe olacağı halde 765 sayılı TCK.nun 342/1, 80, 59/2. maddeleri uygulanarak yazılı şekilde hüküm kurulması suretiyle fazla ceza tayini ve ayrıca lehe kabul edilip 765 sayılı TCK hükümleri uygulandığı halde 5237 sayılı Yasanın 53. maddesindeki hak yoksunluğuna karar verilip, ayrıca ertelememe ve seçenek yaptırım uygulamamaya ilişkin hüküm fıkralarında da 5237 sayılı TCK hükümlerine atıf yapılarak karma uygulama yapılması, Yasaya aykırı, hükümlünün temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, 04.06.2014 gününde oybirliği ile karar verildi.