Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/1908
Karar No: 2017/1267
Karar Tarihi: 06.02.2017

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2017/1908 Esas 2017/1267 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davalı Bakanlık, harçtan muaf olmasına rağmen yargılama harcından sorumlu tutulmuş olması nedeniyle kararın bozulması istenmiş. Ancak bu hatanın düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hüküm fıkrasının yargılama giderleriyle ilgili numaraları değiştirilerek düzeltilip onanması uygun bulunmuş. Kararda, 492 sayılı Harçlar Kanunu'nun 13/j maddesi açıklanarak, Genel Bütçeye dahil idarelerin harçtan muafiyeti belirtilmiştir.
22. Hukuk Dairesi         2017/1908 E.  ,  2017/1267 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı vekili, davacının davalıya ait işyerinde alt işverenler işçisi olarak çalıştığını, iş sözleşmesinin haksız olarak feshedildiğini, açtığı işe iade davasının kabul edilerek davacının alt işveren nezdindeki işine iadesine karar verildiğini, dava dışı alt işveren şirketin ihtara rağmen davacıyı işe başlatmadığını, bunun üzerine işe başlatmama tazminatı ve 4 aylık boşta geçen süre ücretinin tahsili için yapılan takibe davalının itiraz ettiğini, itirazın haksız olduğunu iddia ederek itirazın iptali ile takibin devamına, davalının icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı vekili, davacının işe iade için davalı Bakanlığa ya da şirketi müracaat etmediğini, bu nedenle bu alacakları talep edemeyeceğini savunmuş ve davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, davalı vekilinin temyizi üzerine Dairemizin 28.09.2011 tarihli ilamı ile özetle “... davacının işe başlatılmak için yaptığı başvuruya ilişkin tebligatın işyerinin kapalı olması nedeni ile muhtara yapıldığı, adreste bulunmama nedeninin kanunda belirtilen kişilere sorulmadığı, yeni adresinin araştırılmasına ilişkin herhangi bir işlem yapılmadığı, tebliğ memurunca yeni adresinin saptanamadığına ilişkin bir açıklama yapılmadığı, tebliğ evrakının muhtara teslim edildiğine ilişin ihbarnamenin kapıya yapıştırılıp yapıştırılmadığının belli olmadığı anlaşılmaktadır. Buna göre davacının işe başlatılmaya ilişkin başvurusu usulüne uygun tebliğ edilmemiştir. İşe başlatılma başvurusu usulüne uygun şekilde tebliğ edilmeyen işverenin işe başlatma yükümlülüğünden söz edilemez. Davacı işçi işe başlatılmak için süresinde başvurmadan boşta geçen süre ücreti ile işe başlatmama tazminatı isteğinde bulunamayacağından davalı bakanlığın icra takibine yaptığı itiraz haklıdır. Bu nedenle itirazın iptali, takibin devamı ve icra inkâr istemini içeren bu davanın reddi gerekir. Yazılı gerekçe ile davanın kabulü hatalı olmuştur.” gerekçesi ile bozulmuştur.
    Mahkeme bozma kararına uymuş, davacı vekilinin dava dışı şirkete noter aracılığıyla yapılan işe başvuru ihtarnamesini sunması üzerine davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar vererek dosyayı incelenmek üzere yeniden Dairemize göndermiştir. Dairemizin 18.05.2012 tarihli ile ilamı ile “...Mahkemece Yargıtay bozma kararı doğrultusunda dosyada bulunmayan tebligat parçası getirildikten sonra işin esası hakkında yeniden hüküm kurması gerekirken mahkemece karar verilmesine yer olmadığı şeklinde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Esas hakkında karar verilmek üzere hükmün bozulması gerekmiştir. “ gerekçesi ile ikinci kez bozulmuştur.
    Mahkeme bozma kararın uyduktan sonra davacının 10 günlük yasal süre içinde dava dışı işveren şirkete işe iadesi başvuruda bulunduğu, tebligatın noter aracılığıyla şirketin mahkeme kararındaki adresine yapıldığı, tebligatın 7201 sayılı Kanun"un 21. maddesine uygun olduğu, şirketin tüzel kişilik olması nedeni ile tüzüğün 28. maddesindeki koşulların araştırılmasının gerekli olmadığı, zira, muhatabın adreste bulunamaması halinde, bunan nedeninin belirlenmesi ve tevziat saatinden sonra adrese dönüp dönmeyeceğinin tespit edilmesi gerçek kişiler yönünden zorunlu olup, hükmi şahısların sıfatı ve niteliği itibariyle böyle bir araştırmanını yapılamamasının, tebligatın usulsüzlüğü sonucunu doğurmayacağı gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir. (Kapatılan) 7. Hukuk Dairesinin 08.07.2014 tarihli ilamı ile “ …Davacının talep ettiği kadar işlemiş faiz alacağı olup olmadığı ve miktarı tam olarak tespit edilmeden itirazın tümden iptaline karar verilmesi hatalı olmuştur. Mahkemenin bu hususta ek hesap raporu alarak sonucuna göre işlemiş faiz alacağı hakkında karar vermesi gerekir…Davacı yararına %20 oranında icra inkar tazminatına karar verilmesi gerekirken %40 oranında icra inkar tazminatına hükmedilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir… Davalı Bakanlığın 492 sayılı Harçlar Kanunu"nun 13/j maddesi uyarınca harçtan muaf olduğu halde harçla sorumlu tutulması doğru olmamıştır.” Gerekçeleri ile üçüncü kez bozulmuştur.
    Mahkemece, bozma ilamına uyulduğu belirtildikten sonra davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Karar süresi içerisinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
    492 sayılı Harçlar Kanunu"nun 13/j maddesi Genel Bütçeye dahil idarelerin bu Kanunun 1 ve 3 sayılı tarifelerine giren bütün işlemlerinin harçtan müstesna olacağı belirtilmiştir.
    Somut olayda davalı Bakanlık harçtan muaf olmasına rağmen, yargılama harcından sorumlu tutulmuş olması hatalı olup bozma nedenidir. Ancak bu yanlışlığın düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun geçici 3. maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 438/7. maddesi uyarınca aşağıda belirtilen şekilde düzeltilerek onanması uygun bulunmuştur.
    SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenle hüküm fıkrasının yargılama giderlerine ilişkin “ 3 “ “ 4 “ ve “5” numaralı bendinin çıkarılmasına, yerine;
    “3- Alınması gereken 333,46 TL harçtan 48,10 TL harcın mahsubu ile geriye kalan 285,36 TL harcın davalı ... harçtan muaf olduğundan alınmasına yer olmadığına,
    4-Davacı tarafından yatırılan 65,25 TL harcın ... Bakanlığı harçtan muaf olduğundan alınmasına yer olmadığına,
    5-Yargıtay bozma ilâmından önce davacı tarafından harcaması 10,00 TL (2 adet) tebligat gideri, 100,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere 175,25 TL yargılama gideri ile Yargıtay bozma ilâmından sonra harcaması yapılan 38,00 TL tebligat ücreti, 4,25 TL müzekkere masrafı ve 42,25 TL yargılama gideri olmak üzere toplam 152,25 TL yargılama giderinin davalı taraftan alınarak davacıya verilmesine,” rakam ve sözcüklerinin yazılmasına, hükmün bu şekli ile DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 06.02.2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi