3. Hukuk Dairesi 2021/5917 E. , 2021/9154 K.
"İçtihat Metni"Davacı ... ile davalı ... EDAŞ aralarındaki tazminat davasına dair Siverek 2. Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 02/02/2018 tarihli ve 2017/516 E. 2018/70 K. sayılı hükmün onanması hakkında Dairece verilen 12/11/2018 tarihli ve 2018/4937 E. 2018/11310 K. sayılı karara karşı, davacı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiştir.
Düzeltme isteğinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı; elektrik çarpması sonucu yaralandığını, bu kazadan dolayı bir kolunu ve ayak parmaklarını kaybettiğini, ayrıca vücudunda ve kafasında kalıcı yanıklar ve yaraların oluştuğunu, bu olayın davalı şirketin hizmet kusuru nedeni ile meydana geldiğini, daha önce fazlaya dair haklarını saklı tutarak dava açtığını, bu kez ise son maluliyet raporuna göre ek dava açtıklarını, maluliyet raporuna göre %92 oranında sakat kaldığından iş göremezlik tazminatı talep etme zaruretlerinin doğduğunu, ayrıca olay nedeniyle yüksek oranda sakat kaldığı ve başkasının yardımı ile yaşamını devam ettirdiğini bu sebeple bakıcı gideri talep ettiğini ileri sürerek; 100.000 TL bakıcı gideri ile 105.000 TL kalıcı iş görememezlik tazminatının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı; davanın zamanaşımı nedeniyle reddi gerektiğini, ayrıca davanın şirkete değil işletme hakkı devir sözleşmesinde yer alan TEDAŞ"a karşı açılması gerektiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile 100.000 TL bakıcı giderinin olay tarihi olan 03/10/2002 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine; 56.940,91 TL kalıcı iş göremezlik tazminatının olay tarihi olan 03/10/2002 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair verilen karar, tarafların temyizi üzerine, Dairece verilen 27/02/2017 tarihli ve 2015/15240 E. 2017/2059 K. sayılı kararla; davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine karar verildikten sonra, bakıcı giderine ilişkin talebin zamanaşımına uğraması nedeni ile reddine karar verilmesi gerekir iken bu talebin kısmen kabul edilmiş olmasının usul ve kanuna uygun düşmediği gerekçesiyle bozulmuştur.
Mahkemece, bozma kararına uyularak yapılan yargılama neticesinde; davanın tümden reddine karar verilmiş, davacı tarafın temyizi üzerine Dairece karar onanmıştır. Bu defa onama kararına karşı, davacı karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
1-Düzeltilmesi istenilen Yargıtay ilamında benimsenen mahkeme kararındaki gerekçelere göre, davacının sair karar düzeltme isteğinin reddi gerekir.
2-Kural olarak bozma kararına uyulmakla bozma kararında belirtilen biçimde işlem yapılması yolunda lehine bozma yapılan taraf yararına kazanılmış hak, aynı doğrultuda işlem yapılması yolunda yerel mahkeme için zorunluluk doğar.
Belirtilmelidir ki; bir mahkemenin Yargıtay Dairesince verilen bozma kararına uyması sonunda, kendisi için o kararda gösterilen şekilde inceleme ve araştırma yaparak, yine o kararda belirtilen hukuki esaslar gereğince hüküm verme yükümlülüğü doğar. “Usuli kazanılmış hak” olarak tanımlanan bu olgu mahkemeye, hükmüne uyduğu Yargıtay bozma kararında belirtilen çerçevede işlem yapma ve hüküm kurma zorunluluğu getirmektedir (09/05/1960 tarihli ve 21/9 sayılı YİBK).
Bu ilke kamu düzeni ile ilgili olup, Yargıtayca kendiliğinden dikkate alınması gerekir. Hakimin değişmesi dahi açıklanan bu hukuki ilkeye etki yapamaz.
Somut olayda mahkemece; bozma kararına uyulduğu halde gerekleri yerine getirilmemiş, bozmaya uygun karar verilmemiştir. Şöyle ki Dairece, davacı vekilinin tüm davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine karar verildikten sonra, davacının bakıcı giderine ilişkin talebinin zamanaşımına uğraması nedeni ile reddine karar verilmesi gerektiğinden bahisle mahkeme kararı bozulmuş olduğundan, artık davacının kalıcı iş göremezlik tazminatına ilişkin talebi kesinleşmiş bulunmaktadır. Dolayısıyla artık bu talep bakımından yeniden hüküm tesisi de usul ve kanuna aykırıdır.
Hal böyle olunca mahkemece; davacının kalıcı iş göremezlik tazminatı bakımından (kesinleşmiş olması nedeniyle) yeniden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi ve yargılama giderlerinin de bu kapsamda hesaplanması gerekirken, davanın tümden reddi yönünde hüküm tesisi usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirir.
Ne var ki; mahkeme kararının açıklanan bu gerekçeler ile bozulması gerekirken zuhulen onandığı yeniden yapılan inceleme sonucu anlaşıldığından, davacı vekilinin bu yöne ilişkin karar düzeltme isteğinin kabulüne karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davacının sair karar düzeltme isteğinin reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle davacının karar düzeltme isteğinin kabulü ile Dairece verilen 12/11/2018 tarihli ve 2018/4937 E. 2018/11310 K. sayılı onama ilamının kaldırılmasına ve hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan karar düzeltme harcının istek halinde düzeltme isteyene iadesine, 28/09/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.