9. Hukuk Dairesi 2021/3074 E. , 2021/7079 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, davacının davalı işyerinde 17/05/1999 tarihinden iş akdinin feshedildiği 30/05/2008 tarihine kadar şube müdürü olarak çalıştığını, en son istifasının istendiğini aksi taktirde haklarının ödenmeyeceğinin bildirildiğini, bir kısım evraklar imzalatıldığını ancak maaş ve izin parası olarak 5.000,00 TL ödendiğini, ihbar ve kıdem tazminatı ödememek için istifaya zorlandığını ileri sürerek kıdem ve ihbar tazminatı ile fazla çalışma, hafta tatili, yıllık izin, ulusal bayram ve genel tatil alacaklarının tahsilini istemiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı, zamanaaşımı def"ini öne sürüp, davacının 20/05/1999 tarihinde işe başladığını, ücretinin bordrolar ile sabit olduğunu, davacının kendi isteği ile işten ayrıldığını, çalışma saatlerinin 08.30-17.00 saatleri arası olduğunu, fazla çalışma olmadığını genel tatil, hafta tatili ve yıllık izin alacağının da olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davacının davalı işverenliğe ait işyerinde 20.05.1999-31.05.2009 tarihleri arasında çalıştığı, en son brüt 2.563,56 TL ücret aldığı, davalı tarafından davacının istifa ettiği iddia edilmişse de davacının kıdeminde bir işçinin hiç bir sebep olmadan istifa etmesinin Yargıtay içtihatlarına göre de hayatın olağan akışına aykırı olduğu, bu nedenle davacının davalı şirket tarafından istifaya zorlandığı kanaatine varıldığından davacının kıdem ve ihbar tazminatına hak kazandığı gibi fazla çalışma, yıllık izin ve genel tatil ücreti alacakları da olduğu gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne, karar verilmiştir.
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir. Dairemizin 2016/22454 esas 2019/4070 karar ve 19/02/2019 tarihli ilamı ile özetle; diğer temyiz itirazları yerinde görülmeyerek, kıdem tazminatı hesabında tavanın dikkate alınması gerekliliği, bilirkişi raporunda değinilen davacıya ait özlük dosyasının dosya içine alınması gerektiği, yıllık izin ücreti alacağı hesaplanırken çalışmanın bir döneminin 1475 sayılı Kanun döneminde geçtiğinin gözetilmesi ve işverence yapılan ödemenin düşülmesi gerektiği, fazla çalışma ücreti hesabının denetime elverişli olması gerektiği, ıslaha karşı öne sürülen zamanaşımı def"inin değerlendirilmesi gerektiği ve kıdem tazminatında işleyecek faizde fesih tarihi olan 31/05/2009 tarihinin dikkate alınması gerektiği, gerekçeleriyle karar bozulmuştur.
Mahkemece bozma ilamına uyulmuş, bilirkişiden ek rapor da alındıktan sonra davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1- Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2- 4857 sayılı İş Kanunu’nun “Sözleşmenin sona ermesinde izin ücreti” başlığını taşıyan 59. maddesine göre, “iş sözleşmesinin, herhangi bir nedenle sona ermesi halinde işçinin hak kazanıp da kullanmadığı yıllık izin sürelerine ait ücreti, sözleşmenin sona erdiği tarihteki ücreti üzerinden kendisine veya hak sahiplerine ödenir. Bu ücrete ilişkin zamanaşımı iş sözleşmesinin sona erdiği tarihten itibaren başlar”. Belirtilen düzenlemede iş sözleşmesinin sona ermesi halinde kullandırılmamış olan yıllık izin sürelerine ait ücretin “ücret” niteliği özellikle vurgulanmıştır.
İş Kanunu’nun 32. maddesinin 6. fıkrasına göre iş sözleşmelerinin sona ermesinde, işçinin ücreti ile sözleşme ve Kanundan doğan para ile ölçülmesi mümkün menfaatlerinin tam olarak ödenmesi zorunludur. Aynı maddenin 8. fıkrasına göre ise, ücret alacaklarında zamanaşımı süresi beş yıldır.
Somut uyuşmazlıkta, Mahkemece uyulmasına karar verilen ve yukarıda açıklanan Dairemiz bozma ilamının "6" numaralı bendinde, davanın kısmi dava niteliğinde olduğu ve ıslaha karşı öne sürülen zamanaşımı def"inin değerlendirilmesi gerektiği belirtilmiştir. Mahkemece, davaya konu diğer alacaklar için zamanaşımı def"inin değerlendirilmesine rağmen, yıllık izin ücreti alacağında değerlendirme yapılmaması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 29/03/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.