10. Hukuk Dairesi 2018/1910 E. , 2018/8014 K.
"İçtihat Metni"Bölge Adliye Mahkemesi : ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi
KARAR
Dava, Tarım Bağ-Kur sigortalılık süresinin belirlenmesi ve yaşlılık aylığına hak kazanıldığının istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne dair verilen karara karşı davalı Kurum vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine,... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun kabulüne karar verilmiştir.
... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince verilen kararın, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
I-İSTEM:
Davacı, 31.12.1999-01.03.2002 tarihleri arasında 2926 sayılı Kanun kapsamında zorunlu Tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tespiti ile aksine Kurum işleminin iptali ve yaşlılık aylığına hak kazandığının tespitine karar verilmesini istemiştir.
II-CEVAP:
Davalı Kurum, Kurum işlemlerinin yasa ve usule uygun olduğunu savunarak davanın reddini savunmuştur.
III-MAHKEME KARARI:
A-İLK DERECE MAHKEME KARARI
Yerel Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
B-BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince; inceleme konusu davayla ilgili olarak;
Davalı ... Başkanlığı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüyle; ... İş Mahkemesi"nin, 10/01/2017 tarihli, ... E, 2017/5 K. sayılı kararının Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b.3 maddesi uyarınca kaldırılmasına; davanın kısmen kabulüne, davacının çekişmesiz dönemlere ek olarak, 31.12.1999 - 01.09.2001 ve 31.12.2001 - 01.03.2002 tarihleri arası dönemde de 2926 sayılı Kanun kapsamında zorunlu sigortalı olduğunun tespitine, davacıya 01.04.2015 tarihinden itibaren yaşlılık aylığı bağlanması gerektiğinin tespitine karar verilmiştir.
IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
Davalı Kurum avukatı, davanın reddine karar verilmesi gerekirken kısmen kabulüne karar verilmesi ve resen dikkate alınacak diğer nedenlerle kararın bozulmasını istemiştir.
V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME:
Vekaletnamesinde yetkisi bulunan davacı vekilinin, Bölge Adliye Mahkemesi kararından sonra verdiği 13.09.2018 tarihli dilekçesiyle davadan feragat ettiği ve bu hususun temyiz incelemesine usulen engel oluşturduğu anlaşılmakla;
Davanın yasal dayanağı olan 2926 sayılı Kanunun “sigortalılığın başlangıcı ve zorunlu oluşu” başlığını taşıyan 5. maddesinin birinci fıkrasında, “2. madde kapsamına girenler, on sekiz yaşını doldurdukları tarihi takip eden yıl başından itibaren sigortalı sayılırlar. Ancak, 7. maddede belirtilen süre içinde kayıt ve tescillerini yaptırmayan sigortalıların hak ve yükümlülükleri kayıt ve tescil edildikleri tarihi takip eden ay başından itibaren başlar.”, ikinci fıkrasında, “Bu suretle sigortalı olmak hak ve yükümlülüğünden vazgeçilemez ve kaçınılamaz.” hükmü öngörülmüş olup; sigortalı olmak, kamu düzenine ilişkin, kişiye bağlı, vazgeçilemez ve kaçınılamaz hak ve yükümlülük doğuran bir hukuksal statü meydana getirmektedir. Kişilerin ve sosyal güvenlik kuruluşlarının bu statünün oluşumundaki rolü, yenilik doğurucu ve iradi bir durum değil, kanun gereği kendiliğinden oluşan statüyü belirlemekten ibarettir. Dolayısıyla, sosyal güvenlik hakkından HMK. 307. (HUMK. 91.) maddesi kapsamında feragat olanaksızdır ve açılan sigortalılığın ve sigortalı hizmetlerin tespitine ilişkin davadan da vazgeçilemez. Davacı ancak, HMK. 123. maddesinde düzenlenen hakkını kullanabilir ve ileride yeniden dava açabilme hakkını saklı tutarak, davalının rızası ile davanın takibinden vazgeçebilir veya HMK. 150. maddesi hükmü gereğince davayı takip etmeyerek yenileninceye kadar dosyanın işlemden kaldırılması ve giderek davanın açılmamış sayılması sonucunu elde edebilir.
Bu nedenle; inceleme konusu davada, davacı vekili davadan feragat ettiğini bildirdiğine göre Mahkemece, HMK. 123. veya duruma göre HMK. 150. maddelerinde öngörülen prosedür işletilmeli, sonuca göre dava konusu istem hakkında karar verilmelidir.
O hâlde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, dosyanın Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 16.10.2018 gününde oybirliği ile karar verildi.