3. Hukuk Dairesi 2015/16531 E. , 2017/3717 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı; tarımsal sulama abonesi olan davalının elektrik tüketim fatura bedellerini ödemediğini, davalı hakkında icra takibi başlatıldığını, davalının haksız ve kötü niyetli olarak takibe itiraz ederek takibi durdurduğunu, belirterek, itirazın iptali ile takibin devamına, %40"tan aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı; davacı kurum elemanlarınca sayaçlar okunmadan keyfi ve heyeli rakamlar yazılmak suretiyle faturalar tanzim edildiğini, uzman bilirkişilerce faturaların hesaplanmasının gerektiğini, hesaplanan faiz miktarlarının fahiş olduğunu, davanın reddine ve %40 kötü niyet tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece 13.03.2012 tarih ve 2011/48 E. 2012/144 K. sayılı karar ile davanın kısmen kabulüne, davalının Mardin İcra Müdürlüğünün 2008/455 esas sayılı dosyasında yapmış olduğu itirazın 58.512,07 TL asıl alacak, 32.059,71-TL işlemiş gecikme faizi ve 5.770,75-TL gecikme cezasının KDV"si yönünden kaldırılmasına ve asıl alacağın %40 üzerinden belirlenen 23.404,80-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine yönelik olarak verilen hükmün, davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; Yargıtay 7. Hukuk Dairesinin 28.02.2013 tarih ve 2012/5471 E. 2013/1852 K. sayılı ilamı ile "... dava konusu fatura miktarlarının tarifeye uygun şekilde belirlenmesi ve gecikme zammının hesaplanması amacıyla alanında uzman bilirkişiden denetime elverişli rapor alınarak sonucuna göre, infazı mümkün olacak şekilde icra takibinin hangi miktar üzerinden ne şekilde devam edeceği ve 6352 Sayılı Yasada öngörülen icra inkar tazminatı oranındaki değişiklik de dikkate alınarak karar verilmesi gerekmektedir." gerekçesiyle bozulmasına karar verilmiştir.
Yargıtay 7. Hukuk Dairesinin anılan bozma ilamı sonrasında, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda mahkemece; davanın kısmen kabulü ile Mardin İcra Müdürlüğünün 2008/455 esas sayılı icra takibine yönelik davalının itirazının kısmen iptaline, takibin 50.597,79 TL asıl alacak, 15.205,97 TL işlemiş faiz (ödeme emrinde gecikme zammı
olarak belirtilen), 2.737,07 TL KDV olmak üzere toplam 68.540,83 TL üzerinden devamına, takip tarihinden itibaren asıl alacağa yasal faizin uygulanmasına, takipteki ödeme emrinde yer alan bakiye kısım için açılan davanın reddine, alacak likit olmakla 68.540,83 TL alacağın %20"si oranındaki 13.708,16 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, alacak likit olmakla itirazın iptali isteği reddedilen 26.127,21 TL üzerinden %20 oranında belirlenen 5.225,44 TL kötü niyet tazminatının davacıdan alınarak davalıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle kararın bozmaya uygun olmasına göre, davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2- İİK’nun 67. maddesinin ikinci fıkrası gereğince alacaklının inkar tazminatına mahkum edilebilmesi için, icra takibinde haksız olmasının yanında kötüniyetli olması da gereklidir. Eldeki davada davacının kötüniyetli olduğunun ispat edilemediği anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca onun aleyhine kötüniyet tazminatına hükmedilemez. Mahkemece değinilen bu yön göz ardı edilerek davacı aleyhine yazılı şekilde tazminata hükmedilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. Ne var ki, yapılan bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden kararın düzeltilerek onanması HMUK’un 438/7 maddesi gereğidir.
SONUÇ: Yukarıda 1.bentte belirtilen nedenlerle, davacının sair temyiz itirazlarının reddine, 2.bentte belirtilen nedenle temyiz olunan hükmün üçüncü fıkrasında yer alan ""Alacak likit olmakla, itirazın iptali isteği reddedilen 26.127,21-TL üzerinden %20 oranında belirlenen 5.225,44-TL kötü niyet tazminatının davacıdan alınarak davalıya verilmesine, "" ifadesinin hükümden çıkarılarak yerine "Davalının kötüniyet tazminatı talebinin reddine,"" ifadesinin yazılması suretiyle hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nun 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 23.03.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.