Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2014/23373 Esas 2015/8691 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
2. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/23373
Karar No: 2015/8691

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2014/23373 Esas 2015/8691 Karar Sayılı İlamı

2. Hukuk Dairesi         2014/23373 E.  ,  2015/8691 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Boşanma

    Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
    Taraflar Türk Medeni Kanununun 166/3, maddesi uyarınca boşanmışlar, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Anlaşmalı boşanma yönünde oluşan karar kesinleşinceye kadar eşlerin bu yöndeki diğer bir ifadeyle gerek boşanmanın mali sonuçları, gerekse çocukların durumu hususunda kabul edilen düzenlemeleri kapsayan irade beyanından dönmesini engelleyici yasal bir hüküm bulunmamaktadır. Anlaşmanın bozulması ile anlaşmalı boşanma hükmü bütünüyle geçersiz hale gelir (HUMK.md.439/2). Bu halde anlaşmalı boşanma davasının "çekişmeli boşanma" (TMK m. 166/1-2) olarak görülmesi gerekir.
    Açıklanan sebeple, mahkemece taraflara iddia ve savunmalarının dayanağı bütün vakıaların sıra numarası altında açık özetlerini içeren beyan ile iddia ve savunmanın dayanağı olarak ileri sürülen her bir vakıanın ispatını sağlayacak delillerini sunmak ve dilekçelerin karşılıklı verilmesini sağlamak üzere süre verilip ön inceleme yapılarak tahkikata geçildikten sonra usulüne uygun şekilde gösterilen deliller toplanarak gerçekleşecek sonucu uyarınca karar verilmek üzere hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma sebebine göre diğer temyiz itirazlarının ise şimdilik incelenmesine yer olmadığına, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oyçokluğuyla karar verildi. 28.04.2015 (Salı)
    KARŞI OY YAZISI

    Tarafların irade birliğini esas alan, Türk Medeni Kanunun 166/3. maddesindeki şartlara uygun olarak verilmiş bir boşanma kararı, “davaya son veren bir taraf işlemi” olmadıkça; ya boşanmaya esas alınan irade beyanını sakatlayan sebeplerin (hata, hile, ikrah ) varlığı, bu hususta ciddi delillerin gösterilmesi durumunda veya tarafların üzerinde anlaştıkları konularda kanunun emredici hükümlerine, kamu düzenine, ahlaka aykırı hususların bulunması yahut da, hakimin “anlaşma” şartlarına aykırı hüküm tesis etmesi halinde bozulabilir. Bunların dışında, taraflardan birinin hükmü temyiz etmiş olması, anlaşmalı boşanmayı bozmaz. Çünkü, karar oluşmakla, davalının davayı kabul beyanı sonuç doğurmuştur ve davalıyı bağlar. Bundan sonra artık, davalının anlaşmayı tek taraflı olarak bozma hakkı yoktur. Hüküm kesinleşinceye kadar tarafların anlaşmayı bozabileceklerinin kabulü, verilen kararın etkinliğini ortadan kaldırır ve Yasanın 166/3. maddesini uygulamada işlevsiz kılar, her türlü kötüye kullanmalara kapı açar. Kararda gerek esas, gerekse usul bakımından bir bozma sebebi (HUMK. m. 428) bulunmamaktadır. Karar usul ve kanuna uygundur. Davalının yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün onanması gerektiği düşüncesiyle sayın çoğunluğun bozma kararına katılamıyorum.













    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.