Uyuşturucu madde ticareti yapma - Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2016/1312 Esas 2016/1989 Karar Sayılı İlamı

10. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/1312
Karar No: 2016/1989
Karar Tarihi: 24.06.2016

Uyuşturucu madde ticareti yapma - Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2016/1312 Esas 2016/1989 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanıkların uyuşturucu madde ticareti yapmaktan mahkum edildiği dosya incelendi. Hapis cezasının süresi göz önüne alınarak, sanık H.'nin duruşma isteği reddedilerek duruşmasız inceleme yapıldığı belirtildi. Yargılama süreci kanuna uygun olarak yapılmış, ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı tespit edilmiştir. Sanıkların suçu işledikleri kesin verilere dayandırılarak, diğer temyiz itirazları ise reddedilmiştir. Ancak, Anayasa Mahkemesi kararı nedeniyle sanıkların durumunun yeniden belirlenmesinde zorunluluk bulunması, uyuşturucu maddenin müsaderesine karar verilmesi gerektiği ve suçta kullanılan eşyanın müsaderesinin imkansız olması durumunda eşyanın değeri kadar para tutarının müsaderesinde eşyanın suça iştirak eden kişi tarafından mülkiyetinde olması gerektiği belirtilmiştir. Sanıkların müdafilerinin temyiz itirazları yerinde olduğu için hükümler BOZULMUŞ, TCK'nın 53. maddesi, 54. maddesi, 2. fıkrası, 4. fıkrası, 5320 sayılı Kanun'un 8/1 maddesi, 1412 sayılı CMUK'un 318. maddesi ve CMK'nın 299. maddesi kararda belirtilen kanun maddeleri olarak açıklanmıştır.

10. Ceza Dairesi 2016/1312 E. , 2016/1989 K.
"İçtihat Metni"

Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma
Suç Tarihi : 22.07.2013
Hüküm : Mahkûmiyet
Temyiz Edenler : Sanıkların müdafileri

Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
Hükmedilen hapis cezasının süresine göre 5320 sayılı Kanun"un 8/1, 1412 sayılı CMUK"nın 318. ve CMK"nın 299. maddeleri uyarınca sanık H.. müdafiinin duruşma isteğinin reddine karar verilerek duruşmasız inceleme yapılmıştır.
Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanıklar tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç tipi ile aşağıda belirtilenler dışındaki yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1-Hükümden sonra 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarihli 2014/140 esas ve 2015/85 karar sayılı kararı ile, 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin bazı hükümlerinin iptal edilmesi nedeniyle, bu maddenin uygulanması açısından, sanıkların durumunun yeniden belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
2- Üretimi, bulundurulması, kullanılması, taşınması, alım ve satımı suç oluşturan suç konusu uyuşturucu maddenin, TCK"nın 54. maddesinin 4. fıkrası yerine 1. fıkrası gereğince müsaderesine karar verilmesi,
3- TCK "nın 54. maddesinin 2. fıkrası uyarınca, suçta kullanılan eşyanın müsaderesinin imkansız bulunması halinde, bu eşyanın değeri kadar para tutarının müsaderesine karar verilebilmesi için, eşyanın suça iştirak eden kişinin mülkiyetinde olması gerekir.
Somut olayda, sanıkların suçta kullandığı aracın üçüncü kişiye ait olduğu ve iyi niyetli olduğu kabul edilerek kayıt malikine iade edildiği gözetilmeden, aracın değeri kadar 2750 TL paranın sanıklardan alınarak müsaderesine hükmolunması,

Yasaya aykırı, sanıkların müdafilerinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, hükümlerin BOZULMASINA, hükmolunan hapis cezasının süresi ile tutuklama tarihine göre, sanık H.. hakkındaki salıverilme isteğinin reddine, 24/06/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.