23. Hukuk Dairesi 2014/915 E. , 2014/3499 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Konya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 08/10/2013
NUMARASI : 2012/388-2013/275
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı asıl S.. G.. ile vekili Av..... gelmiş diğer taraftan kimse gelmemiş olduğundan onun yokluğunda duruşmaya başlanarak hazır bulunanların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- KARAR -
Davacı, davalılardan kooperatifin ortağı olduğunu, daire teslimi sırasında, bilgisi dışında alınan boş kağıdın bono haline getirilerek diğer davalıya ciro edildiğini ve davalı şirketçe takip başlatıldığını, senette iki farklı düzenleme tarihi bulunduğunu, senet nedeniyle aidat veya başka bir borcu da bulunmadığını ileri sürerek, dava konusu bono nedeniyle borçlu olmadığının tespiti ve senedin iptalini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili, bononun davacının da katılarak olumlu oy kullandığı 20.05.2012 tarihli genel kurulda belirlenen aidat borcu için davacı tarafından düzenlenerek kooperatife verildiğini, diğer davalının ise senedi ciro yoluyla devir alan iyiniyetli üçüncü kişi olduğunu ve keşideci ile lehdar arasındaki defilerin kendisine karşı ileri sürülemeyeceğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre, bono aslında tek düzenleme tarihi bulunduğu, davacının 20.05.2012 tarihli genel kurul toplantısına katıldığı, genel kurul kararlarına ret oyu vererek muhalefet şerhini toplantı tutanağına yazdırmadığı,genel kurulca tüm ortaklardan inşaat maliyetinin karşılanması için aidat alınmasına karar verildiği, bononun altındaki imzanın davacıya ait olduğu, TTK"nın 687. maddesi uyarınca kişisel defilerin iyiniyetli üçüncü kişilere karşı ileri sürülemeyeceği gerekçesiyle, davanın reddine,takibin durdurulmasına, alacağın %20"si oranında 4.300,00 TL tazminatın davacıdan alınmasına karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 06.05.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.