MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : 1)TCK’nın 158/1, 62, 52, 53 . maddeleri gereğince mahkumiyet
2)TCK’nın 204/1, 43, 62, 53 . maddeleri gereğince mahkumiyet

Nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından sanığın mahkumiyetine ilişkin hükümler sanık müdafii ve katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Suç tarihinin 2007 yılı mart ayı olmasına rağmen gerekçeli karar başlığında 01/01/2006 olarak gösterilmesi mahallinde düzeltilebilir maddi hata olarak kabul edilmiştir.
Sanığın 1995-2005 tarihleri arasında katılan ...’nda koruma bekçisi olarak çalıştığı, 2005 yılından sonra ...’nda çalışmamasına karşın Ocak 2006-Mart 2007 arasında ilgili aylara ilişkin SSK aylık prim ve hizmet belgelerini sahte olarak düzenleyerek katılan çiftçi mallarını koruma başkanlığı adına prim borçlandırması yaptığı, iddia edilen somut olayda;
1-Sanık hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik yapılan temyiz başvurusunun incelenmesinde;
2007 yılı Mart olan suç tarihinden temyiz inceleme gününe kadar 5237 sayılı TCK’nın 66/1-e ve 67/4 maddelerinde öngörülen 12 yıllık olağanüstü dava zamanaşımının 2019 yılı Mart ayında dolduğu anlaşıldığından; 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA; ancak bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden aynı Kanun’un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak 5271 sayılı CMK’nın 223/8. maddesi gereğince sanık hakkında açılan kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE,
2-Sanık hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik yapılan temyiz başvurusunun incelenmesinde;


Dosya kapsamından katılan ...’nca sanığın işten çıkış bildirgesinin verilmediği ve SGK’ya bildirilmediği, 30.07.2007 tarihli toplantı karar metninin de bu hususu doğruladığı anlaşılmakla, atılı nitelikli dolandırıcılık suçundan sanığın beraati yerine mahkumiyet hükmü kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin ve katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepden dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 17/12/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.