23. Hukuk Dairesi 2014/1279 E. , 2014/3475 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Fethiye 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 15/01/2013
NUMARASI : 2000/626-2013/83
Taraflar arasındaki elatmanın önlenmesi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın açılmamış sayılmasına yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı mirasçıları vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, davalı kooperatifin üyesi olan müvekkiline tahsis edilmesi gereken dairenin sehven davalı A.. D.."a teslim edildiğini ileri sürerek, anılan taşınmazın tapusunun iptali ile müvekkili adına tapuya kayıt ve tesciline, davalı A.. D.."ın anılan taşınmaza haksız müdahalesinin önlenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece; davanın 27.03.2003 ve 28.04.2011 tarihli celselerde takipsiz bırakılarak yenilendiği, 11.09.2012 tarihli celsede ise davacı vekilinin mazeretli sayılma talebinin kabul edilmediği ve dosya yenileninceye kadar işlemden kaldırıldığı, dosyada yapılan incelemeler doğrultusunda 11.09.2012 tarihli celsede üçüncü kez takipsiz bırakılan davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi gerekirken, dosyanın sehven işlemden kaldırıldığının anlaşıldığı gerekçesiyle, 6100 sayılı HMK’nın 150/6. maddesi uyarınca davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.
Kararı, davacı mirasçıları vekili temyiz etmiştir.
Dosya kapsamından, davanın 1. kez 27.03.2003 tarihinde, 2. kez 28.04.2011 tarihinde takipsiz bırakılması sebebiyle HUMK"nın 409. maddesi uyarınca işlemden kaldırılmasına karar verildiği, dosyada bulunan mirasçılık belgesine göre, davacı asılın 21.07.2012 tarihinde öldüğü, davacı vekilinin müvekkilinin öldüğünü bildirerek, mirasçılık belgesi ile mirasçılarından alınacak vekaletnameleri sunmak üzere süre verilmesini talep ettiği ve 11.09.2012 tarihli duruşma için mazeret bildirdiği, mahkemece, 11.09.2012 tarihli duruşmada mazeretin reddiyle HMK"nın 150. maddesi uyarınca dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verildiği, daha sonra davalı vekilinin talebi üzerine dosya ele alınarak, HMK"nın 150/6. maddesi uyarınca davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Ülkemizin de tarafı olduğu ve Anayasa"nın 90. maddesi gereği iç hukukun bir parçası olan Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi"nin 6, 1982 Anayasası"nın 36. maddesinde adil yargılanma hakkına yer verilmiştir. Dava tarihinde yürürlükte bulunan 1086 sayılı HUMK"nın 73. maddesi "Kanunun gösterdiği istisnalar haricinde hakim her iki tarafı istima veyahut iddia ve müdafaalarını beyan etmeleri için kanuni şekillere tevfikan davet etmedikçe hükmünü veremez" yasal kuralını içermektedir. Karar tarihinde yürürlükte olan 6100 sayılı HMK"nın 27. maddesinde ise adil yargılanma hakkının en önemli unsuru olarak hukuki dinlenilme hakkı düzenlenmiş olup, bu hak yargılama ile ilgili olarak bilgi sahibi olunmasını, açıklama ve ispat hakkını, mahkemenin, açıklamaları dikkate alarak değerlendirmesini, kararların somut, açık olarak gerekçelendirilmesini içermektedir.
6100 sayılı HMK"nın 55. maddesinde ise; “Taraflardan birinin ölümü hâlinde, mirasçılar mirası kabul veya reddetmemişse, bu hususta kanunla belirlenen süreler geçinceye kadar dava ertelenir. Bununla beraber hâkim, gecikmesinde sakınca bulunan hâllerde, talep üzerine davayı takip için kayyım atanmasına karar verebilir.” düzenlemesine yer verilmiştir.
Davacı asılın 21.07.2012 tarihinde ölümüyle taraf ehliyeti ve vekilinin vekalet görevi sona ereceğinden, yukarıda açıklanan düzenlemeler gereğince mahkemece, davacı mirasçılarına duruşma günü tebliğ edilerek veya mirasçılardan vekalet almak için süre isteyen vekile bu süreyi vererek, yargılamaya devam edilmesi gerekirken, mirasçılık belgesi ve mirasçılardan vekalet almak üzere süre isteyerek mazeret bildiren davacı vekilinin mazeretinin reddiyle, davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi doğru olmamıştır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı mirasçıları vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davacı mirasçıları yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 06.05.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.