Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/5599
Karar No: 2017/7344
Karar Tarihi: 14.12.2017

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2015/5599 Esas 2017/7344 Karar Sayılı İlamı

1. Hukuk Dairesi         2015/5599 E.  ,  2017/7344 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL

    Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davacılar vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ..."ün raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;

    -KARAR-

    Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
    Davacılar, mirasbırakan babaları ..."in maliki olduğu 1979, 1980, 1981, 1982, 9311, 9312, 9314, 9315 parsel sayılı taşınmazlarını oğlu olan ..."e satış suretiyle temlik ettiğini,..."in de çekişme konusu taşınmazları kendi oğluna devrettiğini, temliklerin mirasçılardan mal kaçırmak amacıyla ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek tapu kayıtlarının iptali ile miras payları oranında adlarına tescilini istemişler, davacılar vekili yargılama sırasında davadan feragat etmiş, bilahare feragate ilişkin beyan dilekçesindeki imzanın kendisine ait olmadığını iddia etmiştir.
    Davalı, satışın gerçek olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, feragatın hata ile tehdit sonucu ile yapıldığına ilişkin olarak dava açması için verilen iki haftalık kesin süre içerisinde dava açılmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Dosya içeriği ve toplanan delillerden; davacılar vekili ..."nin, 12.02.2014 tarihli dilekçesi ile davadan feragat ettiği, 19.02.2014 tarihli dilekçesi ile de davadan feragate dair dilekçe altındaki imzanın kendisine ait olmadığını, imzanın büro çalışanı ..."a ait olduğunu, ayrıca feragatin de sehven yapıldığını beyan ettiği, feragat dilekçesindeki imzanın tespiti amacıyla grafoloji uzmanı bilirkişiden alınan 01.09.2014 tarihli rapor ile tetkik konusu imzanın vekil ... elinden çıkmadığı, imzanın ... elinden çıkmış olmasının kuvvetle mümkün ve muhtemel olduğu sonucuna varıldığı, 28.10.2014 tarihli celsede dinlenen ..."ın da feragat dilekçesindeki imzanın kendisine ait olduğunu, vekil ..."un vekillikten çekilmeye yönelik dilekçe vermesi yönündeki talimatı olmasına rağmen sehven feragat yönünde dilekçe verdiğini, imzanın da kendisine ait olduğunu belirttiği anlaşılmaktadır.
    Hemen belirtilmektedir ki, davacının davasından feragat etmesi ile dava konusu uyuşmazlık sona erer, kesin hükmün hukuksal sonuçlarını doğurur. Bu nedenle mahkeme henüz feragat nedeniyle davanın reddine karar vermemiş olsa bile davacı feragattan dönemez (rücu edemez); feragat ile bağlıdır.
    Ancak, feragatle ortaya çıkan sonucun buna sebep olan rızayı ifsat eden bir nedenle malul olduğu kanıtlanırsa, doğurduğu netice bakımından hileye, hataya maruz kalan kimseye talep hakkı bahşedeceği kuşkusuzdur.
    Öte yandan; diğer maddi hukuk işlemlerinde olduğu gibi (TBK. madde 23 vd ), hata, hile veya ikrah nedeniyle feragatın feshi (iptali) için dava açılabileceği gibi, bu husus aynı davada da savunma yoluyla ileri sürebilir.
    Keza, 6100 sayılı HMK"nun 311. maddesi, ""feragat ve kabul kesin hüküm gibi sonuç doğurur. İrade bozukluğu hallerinde feragat ve kabulün iptali istenebilir."" hükmünü öngörmektedir.
    Somut olaya gelince; davacılar vekilinin feragat dilekçesinde imzanın kendisine ait olmadığı iddiası karşısında, bu hususun Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 163 ve 164. maddelerinde belirtildiği gibi ön sorun olarak incelenebileceği, mahkemece vekilin bu konudaki iddiası ön sorun şeklinde aynı dava içerisinde her türlü delille ispatının mümkün olduğu gözetilerek incelenmiş ve imzanın vekile ait olmadığı sonucuna ulaşılmış olmasına rağmen, ayrı bir dava konusu yapılabileceğinden bahisle davanın reddine karar verilmiştir.
    Hal böyle olunca, işin esasına girilerek yapılacak inceleme sonucunda bir karar verilmesi gerekirken belirtilen gerekçeyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Davacıların bu yöne ilişkin temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 14.12.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi