Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2015/13700 Esas 2017/8816 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/13700
Karar No: 2017/8816
Karar Tarihi: 12.12.2017

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2015/13700 Esas 2017/8816 Karar Sayılı İlamı

16. Hukuk Dairesi         2015/13700 E.  ,  2017/8816 K.

    "İçtihat Metni"



    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ


    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    1969 tarihinde yapılan kadastro sonucu.... Köyü çalışma alanında bulunan 305 parsel sayılı 503.00 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ve miras yoluyla gelen hakka dayanılarak...çocukları.... adlarına 1/6"şar paylı olarak tespit ve tescil edildikten sonra; ...."un Gözüpek olan soyisimleri "..."" olarak; ...."nin tutanakta yazılmayan soy ismi ""...."" olarak; ...olarak hükmen düzeltilmiştir. Davacılar ... ve müşterekleri, dava konusu taşınmazın kök murisleri...."in ...., .... ..."ya intikal ettiği, murisin tapulama tutanağında ve tapu kaydında malik olarak gözüken ""...."" isminde bir mirasçısının bulunmadığı ve bu nedenle ""...."" payının iptal edilerek 1/5 paylarla .... adına tescil edilmesi istemiyle Tapu Sicil Müdürlüğü aleyhine dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, çekişmeli 305 parsel sayılı taşınmazda paydaş gözüken...."nın paydaşlığının iptali ile; buna göre her bir paydaşın payının 1/5 olarak düzletilerek tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı ..."ne izafeten Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Çekişmeli 305 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespiti 1970 tarihinde kesinleşmiş, eldeki dava ise 2013 tarihinde açılmıştır. Somut olayda, davacı tarafça, 4721 sayılı TMK"nın 713/2. maddesine dayanılarak açılan tapu iptali ve tescil davası da bulunmadığına göre, davanın kadastrodan önceki nedene dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil istemine ilişkin olduğunun kabulü zorunludur. Bu nitelikteki davaların 3402 sayılı Kanun"un 12/3. maddesinde öngörülen 10 yıllık hak düşürücü süre içinde açılabileceği göz önüne alındığında eldeki dava tarihi itibarı ile yasada öngörülen hak düşürücü süre geçmiş olup, davanın bu nedenle reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, davalı vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 12.12.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.




    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.