3. Ceza Dairesi 2016/16281 E. , 2017/13125 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle evrak okunarak;
Gereği görüşülüp düşünüldü;
Sanık ..."un 02.06.2014 tarihli temyiz dilekçesinin incelenmesinde, hakkında tehdit suçundan kurulan mahkumiyet hükmü ile sınırlı olarak temyiz isteminde bulunduğu anlaşılmakla yapılan incelemede;
1) Sanık ... hakkında mağdur ..."a karşı tehdit suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik sanığın temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
a) 28/06/2014 tarihinde Resmi Gazete"de yayınlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun’un 81. maddesi ile 5275 sayılı Kanun’un 106/3. maddesinde; “Hükümlü, tebliğ olunan ödeme emri üzerine belli süre içinde adli para cezasını ödemezse, Cumhuriyet savcısının kararı ile ödenmeyen kısma karşılık gelen gün miktarı hapis cezasına çevrilerek, hükümlünün iki saat çalışması karşılığı bir gün olmak üzere kamuya yararlı bir işte çalıştırılmasına karar verilir. Günlük çalışma süresi, en az iki saat ve en fazla sekiz saat olacak şekilde denetimli serbestlik müdürlüğünce belirlenir. Hükümlünün hakkında hazırlanan programa ve denetimli serbestlik görevlilerinin bu kapsamdaki uyarı ve önerilerine uymaması hâlinde, çalıştığı günler hapis cezasından mahsup edilerek kalan kısmın tamamı açık ceza infaz kurumunda yerine getirilir.” şeklindeki düzenlemeye aykırı olarak, hükümde infaz yetkisini kısıtlayacak şekilde, verilen adli para cezasının ödenmemesi durumunda hapse çevrileceğine karar verilmesi,
b) Sanığın sonuç olarak adli para cezası ile cezalandırılması halinde, 5237 sayılı TCK"nin 58, 5275 sayılı Kanun"un 106. ve 108. maddeleri uyarınca, sanık hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanamayacağının gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenlerle 6723 sayılı Kanun"un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu hususlar yeniden yargılamayı gerektirmediğinden CMUK"un 322. maddesi gereğince, hükmün TCK"nin 52/4. maddesinin uygulandığı fıkrasından "ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrileceğine" ibaresi ile sanık hakkında TCK"nin 58. maddesinin uygulanmasına ilişkin C-10 fıkrasının hükümden çıkartılması suretiyle hükmün istem gibi DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
2) Sanık ... hakkında mağdur ..."a karşı kasten yaralama suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik sanığın temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
a) Karşılıklı hakaret ve yaralama suçlarının işlendiği olayda, soruşturma aşamasında beyanlarına başvurulan ve doğrudan görgüye dayalı bilgi sahibi oldukları anlaşılan tanıklar ... ve ..."ın beyanlarına başvurularak, olayın çıkış sebebi ve gelişimi üzerinde durulduktan sonra, sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nin 29. maddesi gereğince haksız tahrik hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının karar yerinde tartışılmaması,
b) Sanığın adli sicil kaydında yer alan, Çivril Asliye Ceza Mahkemesi"nin 25.04.2008 tarih, 2008/107 Esas - 2008/223 Karar sayılı 5 yıl hapis cezasına ilişkin ilamının, tekerrüre esas alınan ilamdan daha ağır ceza içerdiği gözetilmeden, daha az cezayı içeren ilamın tekerrüre esas alınması,
c) Anayasa Mahkemesi"nin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas - 2015/85 sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesindeki bazı ibarelerin iptal edilmesi nedeniyle sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenlerle 6723 sayılı Kanun"un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, tekerrüre esas alınan cezanın miktarı yönünden CMUK"un 326/son maddesi gereğince sanığın kazanılmış hakkının dikkate alınmasına, 18.10.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.